İNEGÖL MADEN SULARI
İnegöl ekonomisinde 19. yüzyıl sonlarına doğru önemi giderek artan bir faaliyet madensuyu işletmeciliğiydi. İlk maden suları iki fakir şahsın elindeki tarlalarda tespit edilmişti. Osmanlı hukukuna göre bu tür sular hukuken ve nizam gereği devlete ait olmalıydı.
Dolayısıyla suların çıktığı dört dönümlük tarlanın istimlâk edilerek umuma tahsisi ve gerektiğinde devlet hastanelerinde kullanılması kararlaştırılmıştı. Maden suları Çitli, Bakmaca ve Terce’de bulunuyordu. 1868-69 tarihli imtiyaz sözleşmesi taslağından maden sularının şu şartlarla işletmeye verildiğini anlıyoruz.
1. Maden suları ve bunların beş kilometre çevresindeki arazi dâhilinde zuhur edecek tüm maden suları membalarını işletmek üzere mirliva Faik Paşaya imtiyaz verilmesi,
2. Yeni bir memba bulunduğunda, rastgele işletilmemesi; Mekteb-i Tıbbiye’den oluşturulacak bir komisyonun tahlil raporu ve diğer onay işlemlerinden sonra işletmeye geçilmesi,
3. İmtiyaz süresinin 15 sene olması ve eğer Bursa’dan İnegöl kasabasına kadar demir ya da şose yol inşa olunup da imtiyaz sahibi yedinci maddede gösterilen inşaatı icra ederse bu sürenin 45 sene daha yenilenmesi,
4. İmtiyaz sahibinin, çıkan suların her sene vuku bulacak hâsılatından devlete nakden %4 ödemesi,
5. Suların işletilmesinin, cemiyet-i tıbbiye tarafından atanan ve ticaret nezaretince tayin olunacak ve senede 5 ay orada bulunacak bilgi sahibi bir tabibin nezaretinde olması; Mayıs-Eylül ayları arasında gerçekleşecek ikamet esnasında doktorun maaşının imtiyaz sahibince verilmesi, suyun temiz olduğuna dair şişelerin üstünün mühürlenmesi ve diğer aylarda şişelere su doldurulmaması,
6. İki ayda bir tabipten ara rapor istenmesi,
7. İmtiyaz sahibinin, devletten bir şey talep etmeksizin isterse sular etrafında birer bahçe tanzim ederek içinde elli ve gerekirse daha fazla kişinin kalmasına yetecek kadar bir otel ile hamam inşa ve İnegöl kasabasından hamamların bulunacağı mahalle kadar şose yol tanzim etmesi,
8. Suların etrafında otel, hamam ve teferruatı için boş arazi varsa 60 dönüme kadar bedava verilmesi, yoksa arazi sahiplerinden imtiyaz sahibinin satın alması ve inşaatın devletin atayacağı bir mühendis nezaretinde gerçekleşmesi ve tüm işçilik ücretlerinin imtiyaz sahibine ait olması,
9. Dâr-ı Şura-i Askeri Dairesi’ne ve orada ikamet edecek askerlerden hasta olanlara bedava şişe suyu verilmesi,
10. İlgili suların civarında bulunan halkın ihtiyacı nispetinde bu sulardan alma hakkının olması,
11. Bu membadan çıkan maden suları ile bunlardan elde edilecek pastil, hap ve hamam tozu gibi şeylerin içeride ve dışarıda satışının gümrük resminden muaf olması,
12. İmtiyaz sahibinin, depozite ile Üsküdar, Kadıköy, Galata, Beyoğlu, Beşiktaş, Kandilli ve Rumelihisarı’nda birer ve İstanbul cihetinde üç uygun mevkide maden sularını belirlenen fiyatla satmaya mecbur olması; daha uzak bölgelere satış olması halinde nakliye ücretinin esas fiyata eklenmesi; fiyatların beş senede bir ticaret nezaretince kontrol edilip gerektiğinde düzeltilmesi,
13. İmtiyaz sahibinin, tüm mülkü inşaatlarla birlikte süre sonunda devlete terk etmesi,
14. İnegöl kasabasının 4 saat yani 18 kilometre mesafesi dâhilinde Çitli ve Bakmaca ve Terce suları türünden zuhur edebilecek maden sularının imtiyaz süresi boyunca diğerlerine verilmeyip imtiyaz sahibine ihale olunması,
15. İmtiyaz sahibinin sözleşme koşullarını yerine getirmemesi halinde imtiyazın feshedilmesi.
Prof. Dr. Ahmet UZUN/ Doç. Dr. Mustafa YILDIRAN
Uluslararası İnegöl Tarihi ve Kültürü Sempozyumu-1