“Bu hafta olmadı ama pazartesi kesin başlıyorum!”
Bu cümleyi kaç kez kurduğunuzu hatırlıyor musunuz?
Belki her hafta aynı döngüde sıkışıp kaldınız. Merak etmeyin, yalnız değilsiniz.
Diyet dünyasında “pazartesi başlamak” neredeyse bir ritüele dönüşmüş durumda.
Ancak çoğu zaman bu başlama kararı, sürdürülemeyen bir mükemmeliyet beklentisinin başlangıcı oluyor.
Neden Pazartesi?
Çünkü zihnimiz pazartesileri “temiz bir sayfa”, “yeniden başlama” olarak kodluyor.
Hafta sonu kaçamaklarını telafi etme arzusu da bu karara eşlik ediyor.
Ama sorun şu: Her pazartesi başlamak, aslında her hafta bırakmaya zemin hazırlıyor
Bu Döngüden Nasıl Çıkılır?
1. “Diyet” Yerine “Düzen” Kurun
Kısa süreli, katı kurallı diyetler yerine sürdürülebilir bir beslenme düzeni oluşturun. Yasaklar koymak yerine denge kurmaya odaklanın.
2. Mükemmeliyet Değil, Devamlılık Sağlayın
Bir gün fazla yediniz diye hiçbir şey bitmiş değil. Mükemmel olmaya çalışmak yerine istikrarlı olmaya çalışın.
Küçük adımların gücünü hafife almayın.
3. Zaman Değil, Niyet Önemlidir
Pazartesiye ihtiyacınız yok. İyi hissettiğiniz herhangi bir gün, hatta günün herhangi bir saati, başlamak için doğru zamandır.
Başlamak için pazartesiyi değil, hazır hissedişi seçin.
4. Duygularınızı Yönetin
Yemek çoğu zaman sadece açlığı bastırmaz; stresi, yalnızlığı, sıkıntıyı da susturmaya çalışırız.
Bu yüzden duygusal açlıkla fiziksel açlığı ayırt etmeyi öğrenmek bu döngüden çıkışta önemli bir adımdır.
5. Kendinize Anlayış Gösterin
Yemek bir ödül ya da ceza değildir. Bedeninizin size her gün eşlik eden en sadık yol arkadaşınız olduğunu unutmayın. Ona düşman değil, dost olun.
Beslenme, kısa süreli bir çaba değil; uzun vadeli bir yaşam alışkanlığıdır.
Başlangıç tarihi değil; sürdürülebilirlik önemlidir.
Her pazartesi yeniden başlamak yerine, bir kere başlayıp yolda kalmak mümkün.
Çünkü aslında mesele “diyet” yapmak değil, “kendine iyi bakma” alışkanlığı kazanmaktır.
Başa çıkmakta zorlandığınızda en doğru yöntem, bir uzmandan destek almaktır.
Diyetisyen Berre Sude MESTAN
@dyt.berremestan
