Merhaba İnegöl'ün güzel insanları!
İnegöl'ün tarih ve kültürüne dair yazılarımıza devam ediyoruz.
Her kasabanın bir kökü, her medeniyetin bir hikâyesi vardır. Lakin İnegöl’ün tarihi; sadece taşların üst üste konulmasıyla değil, her taşın altına bir dua, bir alın teri, bir irfan koyularak yazılmıştır. Bu yazıda, Yokuş İnegöl’den Ova İnegöl’e doğru uzanan medeniyet yürüyüşünün üçüncü ve dördüncü aşamasına ışık tutacağız. İshak Paşa'nın vizyonu ve Derviş Mehmed Bey’in iradesiyle şekillenen İnegöl’ün kaderini, sokak sokak, mahalle mahalle yeniden okuyacağız.

Tahtın ve Taşranın Adamı: İshak Paşa
1460 yılında Anadolu Beylerbeyi olan İshak Paşa, sadece bir asker ve maliyeci değil, aynı zamanda büyük bir mütefekkir ve şehir kurucusuydu. Fatih Sultan Mehmed’in güvenini kazanarak hızla yükselmiş, 1466’da vezir, 1469’da ise Osmanlı sadrazamı olmuştur. Fakat onun gerçek mirası, yalnızca Divan-ı Hümayun’daki izleri değil; aynı zamanda İnegöl’ün kalbine nakşettiği imar faaliyetleridir.

İshak Paşa, İnegöl’e cami, türbe, hamam, kervansaray, çeşme, su isale hattı ve dükkânlardan oluşan geniş bir külliye kazandırdı. Bu sadece mimari bir yatırım değildi; aynı zamanda ekonomik ve kültürel bir devrimdi. O zamana dek yalnızca tarım ve hayvancılıkla anılan İnegöl, İshak Paşa’nın müdahalesiyle ticaret ve sanatın da merkezi hâline geldi. Azatlılardan oluşan Ehl-i Vezaif veya diğer adıyla “İshak Paşa Cemâati” bu dönüşümün öncüleri oldu. Sanatkârlar ve tüccarlardan müteşekkil bu topluluk, külliyenin çevresine yerleştirilerek yeni bir sosyal düzen oluşturuldu.

Bu hamle, İnegöl’ün üçüncü gelişim aşamasıdır ve Cuma Mahallesi’nin çevresine eklenen kervansaray ve dükkânlar, bu yeni anlayışın somut ifadesidir.

Yenice’nin Doğuşu: Bir Mahalleden Fazlası
İnegöl’ün tarih sahnesindeki bir sonraki büyük adımı, Fatih devrinin diğer önemli simalarından biri olan Hamza Bey’in oğlu Derviş Mehmed Bey sayesinde gerçekleşti. “Diğrihî Çayırı” ya da “İrmiyâz” adı verilen mevkide yeni bir yerleşim alanı teşkil etti. Bu alan, zamanla Yenice Mahallesi adını alacaktır. Bu gelişimin mimarlarından biri de aslen Antakyalı olan Kāsım Efendi’dir. Onun adına yaptırılan zaviye, sadece bir ibadet mekânı değil, aynı zamanda o dönemin sosyal merkezlerinden biri olmuştur.

Yenice Mahallesi, hem Derviş Mehmed Bey’in liderliği hem de Kāsım Efendi’nin manevi etkisiyle kısa sürede gelişmiş, köy statüsünden mahalle hüviyetine yükselmiştir. Kendi mezarlığını dahi kurmuş olan bu mahalle, İnegöl’ün dördüncü büyüme halkası olmuştur.

Ticaretin Kalbi: Uzun Sokak ve Tabakhane Deresi
Cuma ile Yenice mahallelerinin arasındaki bölge, bu dönemde ticaretin merkezi olarak şekillenmiştir. Hanlar, dükkânlar, tabakhaneler ve pazar yerleri bu alana kurulmuş, bölgenin çehresi bütünüyle değişmiştir. Bugün “Uzun Sokak” olarak anılan bu lüks ticaret caddesi, o yıllarda “Tabakhane Deresi” olarak bilinmekteydi. Zaman, ismini değiştirse de işlevini korumuştur: ticaretin nabzının attığı damar…

93 Harbi ve Büyük Göç Dalgası
1876-1877 Osmanlı-Rus Harbi —halk arasında “93 Harbi” olarak bilinen bu felaket— sadece sınırları değil, toplumun yapısını da sarsmıştır. Savaşın ardından Balkanlar ve Kafkaslar’dan gelen göç dalgası, İnegöl’ün sosyal dokusunu baştan sona değiştirmiştir. Bu göçmenler, kasaba merkezine yeni mahalleler inşa ederek adeta yeni bir İnegöl kurmuşlardır: Osmaniye, Hamidiye, Burhaniye, Orhaniye, Mahmudiye ve Süleymaniye ilk dalgada kurulan mahallelerdir.


Sonraki yıllarda İnegöl’e Kemal Paşa, Turgut Alp, Mesudiye, Huzur, Akhisar ve Alanyurt gibi yeni mahalleler de eklenmiştir. Böylece İnegöl, tarihî üç mahallenin ötesine geçerek 26 mahalleli modern bir kent hüviyeti kazanmıştır.


İnegöl’ün taşları sadece yolları döşememiştir; aynı zamanda bir medeniyetin temellerine harç olmuştur. İshak Paşa’dan Derviş Mehmed Bey’e, Kasım Efendi’den Balkan muhacirlerine kadar herkes, bu şehrin manevî harcına bir tuğla koymuştur. Ve her tuğlada bir niyet, bir ideal ve bir dua gizlidir… Yokuş’tan ovaya akan bu tarih, hâlâ İnegöl’ün sokaklarında yürümeye devam etmektedir.

Sıradaki yazımızda görüşmek üzere! Yaşam sevinciniz eksik olmasın!