Altay Cem Meriç Hocayı linç eden edene. Neymiş efendim kadın erkek karışık konferans yapıyormuş. Sanırsın kadın erkek karışık parti vermiş adam.
Meselenin fıkıhla falan alakası yok. Altay Hoca onca cemaat, tarikat ve Stk’nın yapamadığını tek başına yaptığı için kıskanıyor, softa zihniyette olanlar. Cemaatleri ya da şunu bunu küçümsüyor muyum? Haddime değil. Ben de bir cemaatte bulundum, istifade ettim, kendimi bir cemaat sayesinde muhafaza ettim hatta. Bunu söylemekten de hiçbir zaman çekinmedim. İmam Hatipte okumama rağmen 5 vakit namaz kılmayan ben, Risale-i Nurları okumaya başladıktan sonra ciddi anlamda Allah’ı ve Peygamberini tanımaya başladım. Bugün Allah’a ve Efendimize hakiki bir muhabbet besleyebiliyorsam bunun en birinci sebebi Risale-i Nurlardır.
Başka grupların sohbetlerine de devam ettiğim oldu zaman zaman. Hem de birinin çağırmasıyla değil bizzat kendim merak ederek gittim bunların hepsine. Hepsinden de illaki fayda gördüm.
Ancak devir değişti. Devir değişince metotların da değişmesi gerekiyor haliyle. Bugün ne bir cemaat ne tarikat hatta ne de bir İslamcı Stk kendini güncelleyemedi. Güncelleyemediği için de kendine müşteri bulamıyor zaten. Lisede bizimle ilgilenen veya üniversitede beraber kaldığımız ağabeylere soruyorum mesela, “Eskisi gibi değil, artık çok talebe gelmiyor.” diyorlar. Gelmeyecekler de. Her geçen gün daha da azalacak ve mevcut şekilde işleyen hangi oluşum varsa hepsi yok olup gidecek. Bunları görmek için alim olmaya gerek yok. Gençleri gözlemleyin yeter. Ben öğretmenim her sene bilfiil 250 öğrencinin dersine giriyorum. Bu gençleri kaybetmek istemiyorsak başka bir dil, başka bir yöntem şart. “Sosyal medya vs derken ortam çok bozuldu, ondan böyle, elimizden kayıp gidiyorlar” diye yakınmanın anlamı yok. Adamakıllı ilgilenildiğinde öğrenciler gayet de talip oluyorlar.
Okullardaki müfredat hiçbir zaman işe yaramadığı gibi şimdi hiçbir şeye yaramıyor. İtiraf edeyim, ilahiyatta aldığımız eğitim bile özellikle inanç konularında çocukların sorunlarına cevap üretebilecek türden değil. Çoğu dernek de zaten hâlâ 100 yıl öncesinin meseleleriyle uğraşıyor. Geçen bir tanıdık, lise talebesine İhvan-ı Müslimîni anlattığından bahsetti mesela.
Bu gruplardan samimi olanları bir kenara bırakalım; hasedi kendini yiyip bitirenler, Altay Hoca gibi gençliğin bugünkü sorunlarını görüp buna çözüm üreten, bu nedenle de gençlerin teveccühünü kazananları çekemiyorlar ve ha bire saldırıyorlar. Kendilerinin ümmete kattığı bir tane fayda yok. “Yapmayın, etmeyin” demekten başka ellerinde hiçbir argüman yok. “Sosyal medya zararlı kullanmayın” demekle olmuyor mesela. 50 yıl önce televizyonun haram olduğunu söyleyenler sonrasında televizyon kanalı bile kurdu. Demek ki eleştirdiğin şeyin yerine bir şey ikame edeceksin. Etmiyorsan yok olmaya mahkumsun. Bir şey üretmiyorsan, ümmetin bir derdine derman olmuyorsan insanlar neden seni dinlesin, neden sana gelsin? İnternette İslam aleyhinde olan onca zırvaya karşı ne ürettin mesela? Koca bir hiç. Mollasından ilahiyatçısına herkes sus pus. Hal böyle olunca bir hekimin çıkıp tek başına böyle bir mücadeleyi vermesini nefisleri kabullenemiyor. İşin en acısı bu zaten, insanları hakka çağıran bu adamlar daha kendi nefislerini bile terbiye edememiş. Allah bu gibilerin şerrinden gayret sahibi Müslümanlarımızı muhafaza etsin.
Bir kitap tavsiyesiyle bitireyim yazıyı. Ketebe yayınlarından çıkan, İmam Gazzali’nin Kendini Aldatan İnsan isimli kitabını okuyun muhakkak.