“Dostlarını daima vefa ile hatırla can,

Arayan sen ol, bulan sen;

Tanıyan sen ol, kucaklayan sen,

Kula vefası olmayanın Hakk’a vefası olmaz.” Mevlâna

Nicedir elimde mumla geziyorum. Belki bir yerlerde rastlarım diye… Bir köşede saklanmıştır belki, kim bilir bir duvarın dibinde... Bulmak ne mümkün! Adı geçse buz kesilir olmuş insanlar. Hayatlarının arka odalarına atmışlar da orada unutmuşlar sanki.

Neyi mi arıyorum? Vefayı. Arıyorum çünkü onu görmeyince yaşamak acı veriyor; biliyorum ki vefa varsa insan var, kardeşlik var, dostluk var… Vefa varsa yarınlar var.

Bir ihtiyarın titrek ellerinden arşa yükselen dualar, bir yetimin mis kokulu saçlarından geleceğe uzanan umutlar var. Vefası olmayanı gönül neylesin, dünya neylesin, toprak neylesin…

Gözler öyle bir karanlığa alışmış ki bugün, aynı sofrada yemek yediğin insanlar -kendi içlerinin karanlığından olsa gerek- bir gün seni görmez oluyorlar. Eline cılız bir mum alıp gezmeye kalksan gözleri kamaşıveriyor, vefa göstersen alıyor, vefa beklesen yadırgıyorlar.

Beklentimiz yoktur elbet kimseden, beklentimiz yalnız ve ancak Allah’tan lâkin insanın ister istemez kanına dokunuyor.

Nimeti yiyip sofrayı inkâr edeni gördükçe, iyiliği alıp işi bitmeyegörsün sırtını döneni gördükçe, gönlünce gezip hür yaşadığı halde atalarına nankör olanı gördükçe… Vefasızlığın bin bir çeşidini gördükçe, gördükçe…

Listeyi sayfalarca uzatmak mümkün ama şöyle bir sakinleşip baktığında idrak ediyor insan, yaratıcısına vefası olmayandan yaratılmışa vefa beklemek büyük gafletlerden olsa gerek.

Herkesin “değer” dediği ama çok az insanın değer nedir bildiği, herkesin “sadakat” dediği ama sadakat yeminlerinin peynir ekmek gibi yendiği, herkesin “vefa” dediği ama borç üstüne borç ekleyip alacaklısından kaçanlar gibi vefadan kaçanların olduğu bir dünyada yaşıyoruz.

Zararın neresinden dönsek kârdır deyip uyanılmalıdır ki günbegün bir çığ gibi büyüyen vefasızlık furyası, toplumun yozlaşmasından başka bir sonuç doğurmayacaktır.

Yozlaşan toplumlarda vuku bulan sosyal çürüme önü alınamaz felâketlere gebedir.

Vefasız tek bir insan koskoca köyü harabeye çevirebilirken bu vefasızın birden çok daha fazla olduğunda yaşanabilecekleri varın siz hesaplayın.

Bedriye KIRDAR