Liderlikle ilgili kitapların neredeyse tamamına yakını iyi ve etkin lideri tanımlamakta ve başarının yolunu göstermekte. Oysa toplum ve iş hayatı lider konumunda olan bir çok başarısız , hatta zararlı insanla dolu. Ekibini yönetemeyen, astlarını ezen, kurumunu hedeflerine ulaştıramayan, olumsuz değerleri çevresine yayan sözde liderleri iş hayatı kadar siyasette de görmekteyiz. Ama nedense başarısızlık ve kötü liderlik örneklerini inceleyip sonuç çıkarmak ve ders almak başarılı isimleri izlemek kadar revaçta değil.
Kötü liderin en büyük desteği ise kötü takipçileri, liderlik konuları nasıl ki kötü liderliği es geçiyorsa, takipçiler konusu da öyle.
Kötü lider olmak ve iş hayatında başarısız olmak istiyorsanız, uymanız gereken birinci kural risk almayın. Eldekini korumaya çalışan kişinin değişime ve yeniliklere öncülük etmesi, yaratıcılığı teşvik etmesi mümkün değil. Başarısız olmak istiyorsanız ‘’ kendinizi tecrit edin’’. Ekibini kendi gibi düşünen insanlardan seçip, vaktini onlarla geçirmek, dolayısıyla kurumun diğer çalışanları ve yöneticilerinden , müşterilerden uzaklaşmak. Kurumdaki sorunları kaynağından dinlemek yerine çevresindekilerden dinleyip onlara göre karar ve fikir sahibi olmak.
Başarısız olmak istiyorsanız ‘’kendinizi hatasız kabul edin’’. Rakiplerinize ve çalışanlarınıza yukarıdan bakmak, kendini herkesten akıllı saymak gibi davranışlar sizi başarısızlığa mahkum eder. ‘’Mağrur olma padişahım, senden büyük Allah var’’ uyarısını hatırlamak insanı bu gibi tuzaklara düşmekten koruyabilir. Kötü lider ‘’düşünmeye zaman ayırmayan’’ liderdir.
Başarısız lider ‘’uzman ve danışmanlarına tam güvenendir’’. Uzmanlar ve danışmanlardan güzel fikirler çıkabilir ama hiçbirine toptan teslim olmayın. Kötü lider olmak istiyorsanız, kurumunuzda bürokrasiyi arttırın ve bürokrasinizi sevin.
Napolyon 19. yüzyılın başlarında komşularını birer birer işgal etmeye başlayınca, İngiltere Manş Denizi sahilinde belli aralıklarla yüzlerce gözleme kulesi inşa etmiş ve buralara nöbetçi dikmiş. Bu kadrolar oralarda unutulmuş ancak ikinci dünya savaşından sonra lağvedilmiştir. Bizim ülkemizde ve kurumlarımızda da böyle örnekler çoktur.
Kurumda başarısız olmak istiyorsanız ‘’ iletişimde kararsız, karışık mesajlar verin’’. Halbuki mesajlarınız basit ve net olsun herkes onu doğru anlasın.Başarısız lider gelecekten korkar, oysa korkunun ecele faydası olmadığı gibi başarıya da zararı vardır.
Geçmişte insanlar korksaydı Kolomb , Magellan, Piri Reis gibiler keşifler için bilinmez coğrafyalara yelken açmazdılar. Atatürk Samsuna çıkmaz, Gandhi Hint okyanusuna doğru 400 kilometrelik direniş yürüyüşüne çıkmazdı.
Kötü lider işi ve hayatı için tutkularını kaybeden kişidir. Lider için önemli olan sevilmek veya korkulmak değil; güvenilmektir.
Ya güvenilirsinizdir ya da değil. İş hayatında biraz güvenilir olmak, aslında güvenilmez olmak demektir. Sağlıklı iyi haftalar diliyorum.