Şimdi diyeceksiniz ki böyle bir yazı başlığı olur mu? Yazar dediğin okuyucuya yol gösterecek, okuyucuya bir değer katacak, okuyucuyu gayrimeşru yollara sevk etmeden kaçındıracak yazılar yazmalı, bu minvalde bir takım yorumlar yapan çıkabilir. Bu ironik başlığın nedeni yazım okunduktan sonra daha iyi anlaşılacaktır.
Ülkemizde eskiden otobüslerde, kahvehanelerde, okullarda, hastanelerde, lokantalarda velhasıl hemen hemen her yerde serbestçe sigara içilirdi. Sigara içenlerin yanında, sigara dumanından rahatsız olanlara, ‘Burada sigara içmeseniz olmaz mı?’ diye söylendiğinde ise benim özgürlük alanımı kısıtlayamazsın diye cevap verilir, sigara dumanından rahatsız olanların sağlığı hiçe sayılır, sigara içilmemesi yönünde ki öneriler dikkate alınmazdı. Sonuçta da birçok kavga çıkardı.
2008 yılında çıkarılan 4207 sayılı Tütün ve Tütün Mamullerinin Zararlarının Önlenmesine dair Kanun ile ülkemizde kapalı alanlarda sigara içilmesi yasaklandı. Daha sonra uygulama yönetmelikleriyle sigara içilmeyecek alanlar belirlendi. Yasağın uygulama alanı olarak; kapalı tüm işyerleri ve kamusal alanlar, hastaneler, okullar, üniversiteler, resmi daireler, toplu taşıma araçları, tiyatro ve sinema salonları olarak belirlendi. Restoran ve kafelerde sigara içilen bölümlerin ayrı açılması da bu mevzuatla yasaklandı.
Sigara içme yasağına uyulmasının iş ve işlemlerinin denetim yetkisi belediyelere ve Sağlık Bakanlığına verildi. Yasağa uymayan işletmelere para cezasının verilmesi, ihlalin tekrarı halinde ise işletmelere kapatma cezası uygulaması getirildi. Mevzuatın içine, sigara içilmemesi gereken yerlerde sigara içen kişilere de cezai müeyyideler kondu. Sigara içen kişi önce uyarılacak, içmeye devam etmesi halinde ise para cezası ile cezalandırılacaktı. Şimdi şunu söyleyebilirsiniz, kapalı alanlarda sigara içme yasağı hala devam ediyor öyle bahsetmişsiniz ki sanki yasak kalkmış gibi anlam çıkıyor.
İktidarın kapalı alanlarda sigara içilmesi yasağını uygulamaya koyması ülkemize kazandırmış en iyi hizmet olarak göze çarpmaktaydı. Son zamanlarda gerek mental, gerek metal gerekse güç zehirlenmesinden olmuş olacak ki kapalı alanlarda sigara içilmesi yasağını kimse tınlamıyor. Mevzuatın uygulanmasından birinci derecede sorumlu kamu yetkilileri, belediye yetkilileri ve Sağlık Bakanlığı yetkilileri görevlerini yapmaktan sarfınazar ediyor. Bununla ilgili örnekleri sunduğumda ne demek istediğimi doğru bir şekilde anlamış olacaksınız.
Bilindiği gibi ilçemizde Öğretmenevi ve Akşam Sanat Okulu diye bir kurum var. Bu kurum hem kahvehane hem kıraathane hem otel hem de okul olarak hizmet vermekte. Bu kurum aynı zamanda bir kamu kurumu. Bu kurumun elli metre kareden daha büyük bir açık alanı cam balkon tabiri edilen mekanizma ile kapatılmış ve kapalı alan haline getirilmiş. Bu kapalı alanda yasağa bakılmaksızın püfür püfür sigara içilmekte. Sigara içilmesinin yasak olmasının sağlanmasından birinci derecede sorumlu kurum müdürü ve kurum müdür yardımcısının bu işe müdahale etmediği gibi kapalı alanlarda sigara içilmesi denetimine bakan ne belediye zabıtaları ne de Sağlık Bakanlığı yetkilileri de hiçbir müdahalede bulunmamakta.
Kapalı alanlarda sigara içme yasağının uygulanmadığı kurum sadece Öğretmenevi ve Akşam Sanat Okulu ile sınırlı olduğunu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Yasağın uygulanmadığı ve uygulamadan sarfınazar edildiği mekânların içinde kahvehaneleri, köy ve mahalle kültür derneklerini ve değişik dernek lokallerini de saymak mümkün ve bu mekânlarda işin içinde var. Bu mekânların giriş kısmı veranda haline getirilerek çevresi şeffaf naylon ile ya da cam balkon denilen mekanizma ile kapatılarak sözüm ona mevzuatın yasakladığı fiiller baypas edilmeye çalışılmakta.
‘Yasaklar çiğnenmek için vardır.’ sözü ironik olarak söylenense de geri kalmış toplumların ve görevini suiistimal etmeye meyilli yetkililerin sığınağı olmuş durumda. Kapalı alanlarda sigara içme yasağının uygulanmasının sağlanması hakkında bütün yöneticileri, idarecileri, belediye yetkililerini, bakanlık yetkililerini göreve davet ediyorum.
Sigara içme yasağı mevzuatının uygulanmasının sarfınazar edilmesini ister metal yorgunluğa, ister mental yorgunluğa isterse güç zehirlenmesine bağlayın ama bir gün kanunların uygulanması herkese lazım olacak. Bu konuda özellikle yöneticiler birinci derecede sorumludur ve bu böyle biline. Dumansız bir yaşam dileğimle.
ÖZER YILMAZ