Her sabah aynaya bakıyoruz. Kimi zaman saçımızın bozulduğunu düşünüyoruz, kimi zaman göz altlarımızı eleştiriyoruz.
Fakat bazı insanlar için bu sabah rutini, günün en kaygı verici anına dönüşebiliyor.
Vücut dismorfik bozukluğu (VDB) olan bireyler, aslında var olmayan ya da başkalarının fark etmediği küçücük bir ayrıntıyı zihninde büyüterek kendilerini “çirkin”, “kusurlu” veya “yetersiz” olarak tanımlayabiliyor.
Araştırmalara göre toplumun %2 ila %5'i bu rahatsızlığı yaşıyor. Üstelik sadece görünüş üzerine kurulu modern sosyal medya düzeninde değil, DSM-5 gibi akademik tanı sistemlerinde de VDB ciddi bir psikiyatrik problem olarak ele alınıyor.
Bu bozukluk, Obsesif-Kompulsif ve İlgili Bozukluklar kategorisi altında yer alıyor ve takıntıların odağı çoğunlukla yüz bölgeleri oluyor: burun, saç, cilt, gözler, çene, dudaklar…
Akne, yara izi, saç dökülmesi, kızarıklık ya da sadece kişinin “kusur” olarak yorumladığı bir detay…
Çoğu insanın fark etmeyeceği bu özellikler, VDB yaşayan biri için saatlerce düşünmekten kaçamadığı bir kaygı kaynağına dönüşebiliyor.
Bunun sonucu olarak sık sık ayna kontrolü, aşırı bakım, deri yolma, spor bağımlılığı veya estetik müdahale arayışı gibi davranışlar görülebiliyor.
Bu durum yalnızca yüzle sınırlı değil. Göğüs, karın, kalçalar, bacaklar, eller, ayaklar, kas kütlesi ya da genel vücut şekli…
Kısacası vücudun herhangi bir bölgesi kişinin zihninde “kusurlu” bir imge hâline gelebiliyor.
Zamanla düşük öz güven, sosyal ortamlardan kaçınma ve hatta günlük yaşamın aksaması kaçınılmaz hâle geliyor.
Peki Çözüm Var mı?
Elbette var. VDB, kişinin düşünce biçimini ve beden algısını etkileyen bir bozukluk olduğu için tedavide en etkili yöntemler:
- Psikiyatrist tarafından düzenlenen antidepresan tedavisi
- Bir psikolog eşliğinde yürütülen Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT)
BDT, kişinin bedenine yönelik eleştirel ve çarpıtılmış düşüncelerini fark etmesine, sorgulamasına ve dönüştürmesine yardımcı oluyor. Yani tedavi yalnızca kişinin görünüşüyle ilgili değil; zihnin bu görünüşü nasıl yorumladığıyla ilgili.
Vücut dismorfik bozukluğu giderek daha sık duyduğumuz bir kavram hâline geliyor. Dolayısıyla hem kendimize hem çevremize karşı daha merhametli, daha gerçekçi ve daha bilinçli bakabilmek önemli.
Belki de hepimizin zaman zaman unuttuğu o basit gerçeği hatırlamakta fayda var: Ayna sadece görüntüyü yansıtır, düşüncelerimizi değil.
Zehra Durmuş
Psikolog & Aile Danışmanı