Toplumun İslami yaşantısında yanlış bilgi ve uygulamaların yaygınlaşmasının altında yatan temel gerçeklik, genellikle bilgi eksikliği (cehalet) ve gelenekselleşmenin getirdiği yanlış aktarımlardır.
Bu durumun ana sebepleri ve altında yatan gerçekler:
-Temel Dini Kaynaklardan (Kur'an ve Sünnet ) Uzaklaşma ve Cehalet.
-Doğru Bilgiye Erişim Zorluğu: İslam'ın ana kaynakları olan Kur'an ve Sünnet'in yeterince ve doğru bir metotla öğrenilememesi, yanlış uygulamaların temelini oluşturur. Dini eğitimin bilimsel ve sağlam temellere oturtulmasının geç fark edilmesi bu yetersizliği artırmıştır.
-Körü Körüne Taklit (Taassup): İnsanların, dinin özünü araştırmak yerine, aileden, çevreden veya cemaat liderlerinden duydukları bilgileri sorgulamaksızın doğru kabul etmeleri ve uygulamalarıdır. Bu durum, gelenekselleşmiş yanlışların nesilden nesile aktarılmasına yol açmaktadır.
-Kavram Yanılgıları: Dini kavramların ezber ve yüzeysel bilgilerle öğrenilmesi ,anlamlı bir şekilde öğrenilmemesi, yanlış anlamalara ve uygulamalara sebep olmaktadır.
-Güvenilmez Kaynaklar: Özellikle günümüzde sosyal medya ve internet gibi alanlarda, dini bilgisi olmayan kişilerin paylaştığı hatalı, hurafe , hikaye, çarpıtılmış veya anlamından koparılmış bilgilerin hızla yayılması. Bu durum, adeta "konserve çeşidinden fazla Müslümanlık çeşidi"nin ortaya çıkmasına sebep olmuştur.
-Menfaat ve Şöhret Odaklı Yaklaşımlar: Bazı kişi veya grupların, dini bilgileri kendi ideolojik ya da maddi menfaatleri doğrultusunda çarpıtması ve kitleleri yanlış yönlendirmeleri.
-Aydın Sınıfının Yetersizliği: Toplumsal değişimlere ve sorunlara doğru çözüm üreten, İslami vizyonu sunabilecek, bilimsel temelli dini bilgi üretebilecek donanımlı ilim insanı ve aydın tabakasının yeterli olmaması.
-Çeşitli cemaat liderlerinin her türlü bolluk içinde yaşarken,alt tabakada ki insanlara sadece ahiret nimetlerini ve sabrı sunmaları.
Ekonomik eşitsizlikler, sosyal adalet dengesinin bozulması gibi sorunlar, bazı kesimlerde dinin yanlış anlaşılmasına yol açan tepkisel hareketlere zemin hazırlamıştır.
-Kültürel Arka Plan: Dini inanç ve uygulamaların, yerel adetler, batıl inançlar ve kültürel alışkanlıklarla karışması.
-İslam Dünyasında yeni fikirlerin üretil(e)memesi,fikir üretenlerin çeşitli iftiralarla karalanması.
Örneğin,Hadis inkarcılarına karşı gösterilen tepkilerin bir benzerini Hadis uyduranlara karşı gösterilmemesi,
-Özellikle belli kimselerin İslam' a aykırı hikaye,hurafe ve Din dışı (Kur'an ve Sünnete açıkça aykırı olduğu halde) fikirlerine tepki gösterilmemesi.
Kısaca,sorun dinin kendisinden değil, din zannedilen yanlış bilgi ve bu bilginin yol açtığı hatalı uygulamalardan kaynaklanmaktadır.
İslam'ın özü olan tevhid (Allah'ın birliği) ve sahih Sünnet'e dayalı bilgiye dönüş, bu yanlışların giderilmesinde ki en önemli adım olacaktır.
ABDÜLVASİH DURAN