Kur' an'ın her suresi ve her ayeti farklı lezzettedirler ve her biri farklı huzur kaynağıdırlar.
Bu surelerden biri de " AHZAB" suresidir.Okuduğunuzda tadına doyamayacaksınız.
Surenin ilk Ayeti Peygamberimizin (sav ) şahsında bütün mü'mi lere şunu tavsiye ediyor." Ey Peygamber! Allah'tan kork, kâfirlere ve münafıklara boyun eğme. Elbette Allah her şeyi bilmekte ve yerli yerince yapmaktadır" (Ahzap,1).
Ahzap suresi özellikle Hendek savaşında müslümanlara karşı birleşen gruplardan bahseder.Zaten Ahzap,gruplar,kabileler, topluluklar anlamına geliyor.
Dolayısıyla süre Hendek savaşı öncesinden ve sonrasından bahseder.Rabbimiz münafıklara uymamayı, Peygamberimizi ( sav) örnek almamızı emreder:'Andolsun, Allah’ın Resûlünde sizin için; Allah’a ve ahiret gününe kavuşmayı uman, Allah’ı çok zikreden kimseler için güzel bir örnek vardır"(Ahzap,21).
Rabbimiz, Allah ve Resulüne itaat eden ve cihattan kaçmayan mü' minleri şöyle över:"Müminler içinde Allah'a verdikleri sözde duran nice erler var. İşte onlardan kimi, sözünü yerine getirip o yolda canını vermiştir; kimi de (şehitliği) beklemektedir. Onlar hiçbir şekilde (sözlerini) değiştirmemişlerdir"(Ahzap,23).
Rabbimiz,bu surede Peygamber Efendimizin ( sav) eşlerine de tavsiyelerde bulunuyor:"Ey Peygamberin hanımları! Sizler herhangi bir kadın gibi değilsiniz. Allah'tan sakınıyorsanız edalı konuşmayın, yoksa, kalbi bozuk olan kimse kötü şeyler ümit eder; daima ciddi ve ağırbaşlı söz söyleyin"(Ahzap,32).
Bu surede özellikle İslam düşmanlarının dillerine doladıkları Zeyd ve Hz.Zeyneb' in evliliğinden bahseder:"Allah'ın nimet verdiği ve senin de nimetlendirdiğin kimseye: "Eşini bırakma, Allah'tan sakın" diyor, Allah'ın açığa vuracağı şeyi içinde saklıyordun. İnsanlardan çekiniyordun; oysa Allah'tan çekinmen daha uygundu. Sonunda Zeyd eşiyle ilgisini kestiğinde onu seninle evlendirdik, ki evlatlıkları eşleriyle ilgilerini kestiklerinde onlarla evlenmek konusunda müminlere bir sorumluluk olmadığı bilinsin. Allah'ın buyruğu yerine gelecektir"(Ahzap,37)
Peygamberimize (sav) salavat getirme ayeti olarak bildiğimiz şu ayetin ayrıca Peygamberimizi (sav) incitmememiz gerektiğini ve O'na yardımcı olmamız gerektiğini de sonraki ayetlerden anlıyoruz:
-"Şüphesiz, Allah ve melekleri Peygamber’e salât ederler. Ey îmân edenler, siz de ona salât edin ve tam bir teslimiyetle ona selâm verin"(Ahzap,56).
-"Allah’ı ve resulünü incitenleri Allah, dünyada ve âhirette lânetlemiş ve onlar için alçaltıcı bir ceza hazırlamıştır"(Ahzap,57).
Tesettürü emreden ayetlerinden birini de yine bu surede görüyoruz:"Ey peygamber! Eşlerine, kızlarına ve müminlerin kadınlarına söyle, dış giysilerini üzerlerine bürünsünler. Bu, tanınıp rahatsız edilmemeleri için en uygun olanıdır. Allah ziyadesiyle bağışlamakta ve çok esirgemektedir"(Ahzap,59).
Surede, yine Kur'an'ın bir çok yerinde geçtiği gibi Kıyametin vaktini sadece Allah'ın bildiği buyrulmaktadır:"İnsanlar senden kıyametin zamanını soruyorlar; de ki: "Onun bilgisi ancak Allah katındadır; ne bilirsin, belki de zamanı yakındır."(Ahzap,63).
Sure, özellikle müslümanlara kendilerine önder ve rehber seçtikleri kişilere dikkat etmeleri gerektiği uyarısında bulunmaktadır:“Rabbimiz,” derler. “Biz önderlerimize ve büyüklerimize itaat ettik. Onlar da bizi yoldan saptırdılar"(Ahzap,67).
Surenin son ayetlerin de İslam Davasının büyük bir emanet olduğu hatırlatılmaktadır:'Doğrusu Biz, sorumluluğu (emaneti) göklere, yere, dağlara sunmuşuzdur da onlar bunu yüklenmekten çekinmişler ve ondan korkup titremişlerdir; onu insan yüklendi. Doğrusu o çok zalim ve çok cahildir. (kabulüne rağmen emanete hıyanet etmektedir)(Ahzap,72).
Her şeyin özeti olur ama Surelerin özeti olmaz.Çünkü her ayetin, her surenin mesajı ve anlamı farklıdır.
Sadece tadımlık olarak vermeye çalıştığımız " AHZAB" süresinin kalan ayetlerini ve de Kur'an'ın tümünü okuyup anlamayı Rabbim cümlemize nasip ve müyesser eylesin.
ABDÜLVASİH DURAN