Son zamanlarda güzel ilçemiz İnegöl’de can yakan haberler artmaya başladı. Her geçen gün genç ya da yaşlı, bir insanın daha hayattan koptuğu, geride gözü yaşlı aileler, şaşkın arkadaşlar, çaresiz komşular bıraktığı intihar haberleriyle sarsılıyoruz. Bu sadece birer ölüm haberi değil. Aynı zamanda bir toplumun ruh sağlığının, manevi yapısının ve dayanışma bağlarının alarm verdiğinin göstergesidir.

Peki ne oldu da insanlar bu derece umutsuz, çaresiz ve yalnız hissetmeye başladı?

İçinde yaşadığımız çağ, bireyselliği yücelten, insanı sadece maddi başarıyla tanımlayan bir yapıya evrildi. Sosyal medya, dış görünüş, zenginlik ve sahte mutluluk hikayeleriyle dolu bir dünya kurduk. Ancak bu dünyanın ortasında maneviyatı zayıflayan, anlam arayışında boğulan bireyler büyüttük.

Dinimiz İslam, insan hayatını yüce bir emanet olarak görür. Kur’an-ı Kerim’de Maide Suresi 32. ayette, “Kim bir cana kıymamış ya da yeryüzünde bozgunculuk yapmamış bir kişiyi öldürürse, bütün insanları öldürmüş gibi olur” buyrulmuştur. İntihar da Allah’ın verdiği cana karşı bir başkaldırıdır ve çok büyük bir vebaldir.

İnsan, bu dünyada başıboş bırakılmış değildir. Her sıkıntının sonunda bir kolaylık vardır. Rabbimiz, kullarına asla taşıyamayacağı yükü yüklemez. Ama ne yazık ki bu mesaj, kalplere yeterince ulaşmıyor. Manevi rehberlik zayıflıyor. Aileler çocuklarıyla yeterince konuşamıyor, okullar sadece akademik başarıya odaklanıyor, toplum olarak birbirimize yabancılaşıyoruz.

Bizi bu karanlık gidişattan kurtaracak olan şey, yeniden maneviyata yönelmek, Allah’a sığınmak, sabrı ve duayı hayatın merkezine almak ve birbirimize gerçek anlamda “kardeş” olabilmektir. Her camide, her okulda, her evde yeniden "insan hayatı"nın kutsallığını anlatmalıyız. Gençlerimize, umutsuzluk kapılarını kapatıp tevekkülün, sabrın ve duanın yollarını göstermeliyiz.

İntihar eden kardeşlerimiz için dua ederken, geride kalanlara şefkatle yaklaşalım. Sessiz çığlıkları duymaya çalışalım. Çünkü bazen bir selam, bir sohbet, bir dua bile bir hayat kurtarabilir.

Allah hepimize sabır, güç ve iman nasip etsin.

Ferhat Uysal
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni