Sesini duyduğum zamanlar var ya
İçimde volkanlar taşıyor hâlâ.
Yüzüme baktığın o anlar var ya
Sevincim gökleri aşıyor hâlâ.

Benim eksik parçam, benim ruh eşim
Gözlerinde tüten esrara keşim
Aydınlık gökyüzüm, günüm, güneşim
Sabahlar nurunla ışıyor hâlâ.

Miadım dolmadan murada ersem
Gam değil ömrümü yoluna sersem
Ne zaman parlayan bir yıldız görsem
Gözlerin aklıma düşüyor hâlâ.

Reva mı bu kadar keder faniye?
Gün cellâda döndü gece caniye
Yokluğunda geçen her bir saniye
Sinemde yaralar deşiyor hâlâ.

Ufukta güneşin rengi solunca
Aldığım nefese hicran dolunca
Bir hüzün çöküyor sensiz olunca
Ellerim buz gibi üşüyor hâlâ.

Çık gel de gözümün yaşını kurut
Sar beni sarmala dizinde uyut
Ne kadar zor olsa işte bir umut
Ölmüyor içimde yaşıyor hâlâ.

 

YAŞAYAN BİR ÖLÜ GİBİDİR HALİM

Ağlıyorken yüzüm gülmeye başlar
Ondan böyle deli gibidir halim.
Olur olmaz çağlar gözümde yaşlar
Bir taşkının seli gibidir halim.

Ettiğim yemini bozar dururum
Çilemi şiire yazar dururum
Rüzgârlar estikçe tozar dururum
Bir yangının külü gibidir halim.

Her gece kedere keder eklerim
Ferini yitirir göz bebeklerim
“Öl” dese ölürüm, emir beklerim
Kapısında kulu gibidir halim.

Bir kere gözümü yumup yatamam
Benimdir kimseye verip satamam
Öyle ki içimden söküp atamam
Aşkın çıkmaz yolu gibidir halim.

Nerdeyim bilmeden yürür gezerim
Kan revan içinde çürür gezerim
Kendi cesedimi sürür gezerim
Yaşayan bir ölü gibidir halim.

Hasan Hüseyin YILMAZ