YARDAN AYRILDIĞIM AN LİME LİME

Yazmak niyetiyle duygularımı,
Bir kâğıt bir kalem aldım elime.
Bütün dile gelmez kaygılarımı,
Haykırsın binlerce sessiz kelime.

Gözümü dalmaktan alamıyorum.
Düşünmekle çözüm bulamıyorum.
Nefessiz hayatta kalamıyorum.
Çare bulunur mu benim halime?

Nefesim alındı elimden benim.
Sözlerim söküldü dilimden benim.
Çarem yok mu başka ölümden benim?
Razı mı kalayım artık ölüme?

Çekildim köşeme döndüm kendime,
Dayandı duygular gönül bendime.
Bağlandı yüreğim gam kemendime
Cümleler pranga oldu dilime.

Hasretiyle alev aldı yüreğim
Bana sinesini açsın gireyim
Gelsin yollarına güller sereyim
Selam gül güzeli o sevgilime

Hani bülbül gülün, gül bülbülündü.
Neden devran birden tersine döndü?
Zavallı yüreğim kırka bölündü.
Yardan ayrıldığım an lime lime.

DÜNYADAKİ SEVDALAR, FÂNİ HAZZINA MAHKÜM

Yine mevsim hazana, yürek hüzüne mahküm.
Benim umudum, senin bir çift sözüne mahküm.

Sevdanla mecnun olan şu zavallı yüreğim,
Senin nazın yüzünden, aşkın azına mahküm.

Canı tenden ayıran sevdalı bakışların,
Merhametten nasipsiz kara gözüne mahküm.

Yüreğine tutunup mekan bulmaz bilirim,
Senle olan sevdamız, senin nazına mahküm.

Bir tebessüm ne kadar yakışır gül çehrene?
Gül kokan gülüşlerin, solgun yüzüne mahküm.

Karşındaki şu garip, biçare sevdasıyla,
Aşıklar aleminin hırçın kızına mahküm.

Gönlümdeki duygular güller gibi açar da;
Sevda iklimim, senin susuz yazına mahküm

Aklımı terk ettiğim bu sevda yollarında,
Süründükçe ciğerim yolun tozuna mahküm.

İzdıraba sardıkça bu sevdanın yolları,
Çileli aşıkların kadim izine mahküm.

Yüreğim, cazibeli güzelliğin yüzünden,
Aşkın en öldürücü yüksek dozuna mahküm.

Şu zaman treninde hayat vagonlarımız,
Sevda kervanlarının en son hızına mahküm.

Seninle ömür boyu mutluluk hayallerim,
Dinmek nedir bilmeyen yürek sızına mahküm.

Ben sevdamın hazzını mahşere saklıyorum.
Dünyadaki sevdalar, fâni hazzına mahküm.

EMİN YILDIZ