Önümüzdeki hafta üniversite tercihleri yapılacak. Daha önce bu konuda yazı yazmıştım. Ancak geçen hafta yaşadıklarım tekrar uyarı yapmaya itti beni.
Geçtiğimiz hafta taşındım. Taşındığım evde ufak tefek tadilat işleri vardı. Gelen her servis elemanı çeşmeci, elektrikçi, klima tamircisi vb. ustalar ortalama 15-20 dakikalık iş için 1000 ila 2000 TL servis ücreti talep ettiler. Malzeme hariç. Boya badana yapan ustanın günlüğü; malzeme hariç 10.000 TL’ ye geldi.
Vali maaşı 150. bin tl.
Bu ülkede asgari ücret aylık 22000 TL.
Ve bu ülkede zorunlu 12 yıllık eğitim ve yanlış üniversite politikaları yüzünden gençlerimiz üniversitelere yönlendiriliyor. Milyonlarca genç 4 yılını ve parasını hiçbir işine yaramayacak üniversitenin, hiç bir işine yaramayacak bölümüne harcıyor.
Bugün kıymetli dediğimiz endüstri mühendisi, hukuk, işletme vb.. bölümlerini bitiren gençler asgari ücretle iş arıyorlar.
Türkiyedeki Üniversitelerin %90’ı okumaya değer değil. İyi üniversitelerin iyi bölümleri hariç üniversite okumak vakit kaybı. Sadece memurlukta üniversite farketmez. Ancak çıkan öğrenci sayısı ile devletin aldığı memur sayısı arasında uçurum var.
Türkiye de her yıl 2 milyona yakın insan üniversiteden mezun oluyor.2025 te planlanan memur alımı 100 bin.Üniversite bitirenlerin en iyimser tahminle %20 si alanında hakettiği maaşla iş bulabiliyor.
Bakın bu gün devlet bile ihtiyacı olmasına rağmen kadrolu değil ücretli öğretmen çalıştırıyor.
Ve bir ücretli öğretmenin aylık ortlalama maaşı en yüksek 15000 TL. Özel okullarda dersanelerde öğretmenler vasıfsız temizlikçi yada kapıdaki güvenlikçi ile aynı maaşı almanın hayalini kuruyor.
Bu gün çalışmayan üniversite mezunu milyonlarca genç var.
Eğer gerçekten iyi bir puanınız yoksa, iyi bir üniversitede okumayacaksanız kendinize yazık etmeyin. Bir meslek sahibi olun. Herhangi bir meslek. Boyacı, döşemeci, çeşmeci, berber, elektrikçi, CNC operatörü...Bir şeyi yapabiliyor olun.
Özelliklle elle yapılan işler. Yapay zeka ya da robotlar evlere musluk tamirine gidemeyecek yada koltuk döşemeyecek. Ama mimarın, avukatın yaptığı işi rahatlıkla yapacak.
Kendinize şu soruyu sorun. İyi ihtimalle asgari ücretli bir beyaz yakalı mı olmak istiyorsunuz yoksa çok daha iyi para kazanan mavi yakalı mı?
Ne karar verirseniz verin şu unutulmamalı. Fark yaratacağınız yer şurası. İşinizi kaliteli yapmak. Bunun için de kaliteli insan olmak lazım. Kendinizi mesleki olarak iyi yetiştirmelisiniz. Alanı ile ilgili mesleki formasyonunu almış, sürekli kendini geliştiren yaptığı işi iyi yapan biri her zaman para da kazanır saygı da görür.
Anne babaların da doğru yönlendirme yapması gerekiyor. “Benim çocuğum illa okuyacak” kafasından çıkmak lazım.
Her iş değerlidir. Her meslek kıymetlidir.
Mal gibi hizmetin de fiyatı arz talep dengesinde oluşur. Ve her geçen gün bu denge mavi yaka lehine bozuluyor.
Tercih yaparken iki değil üç kere düşünün...