Özer Yılmaz yazdı

Rızkın onda dokuzunun ticaret ve cesarette olduğu kabul edilen kadim kültürümüzde, ticaret ile iştigal etmek bir nevi teşvik edilmiştir.

Ticaret insanoğlunun varlığı ile birlikte olduğu düşünülen bir eylem. Bu eylem öyle bir eylem ki bütün iyiliklerin de bütün kötülüklerin de kaynağı. İnsanoğlunun hayatının içine girdiği ilk zamanlarda ki ticaret daha çok mal değiş tokuşu şeklinde olmuş. Mal değiş tokuşu şeklinde ki ticari faaliyet elimizde ki bilimsel verilere göre Lidyalıların parayı bulmalarına kadar devam ediyor. Para denilen nesne ticari hayatına içine girince, ticaret daha kolay ve daha hızlı olmaya başlıyor.  

Son yıllarda özellikle meta olarak bilinen paranın türevleri çıkmaya başladı. Paranın türevlerinin çıkmasıyla ticari hayatın daha hızlı akması sağlanmış oldu. Her işte olduğu gibi ticarette de yeni buluşların bulunması ve yeni hareket alanlarının hayatın içine sokulması ilerlemenin ve gelişmenin sembolü olarak karşımıza çıkıyor.

Ticari faaliyet olarak mal ve hizmet sektörü ile ilgili işlerin önceden türevleri olmadığından; insanlar, işlerini kendileri takip eder, ticari hayatlarını idame ederlerdi.  İletişim becerisini güçlü olarak kullananlar ticari faaliyetlerinde başarılı, kullanamayanalar ise başarısız olurlardı. Düzen, dümen ve dönem değişti artık tek başına iletişim becerisinin varlığı başarılı olmayı sağlayamıyor.

Para kazanma sanatı olarak iştigal alanları o kadar çok arttı ki bunlar saymayla bitecek gibi değil.

Ticari faaliyetlerin türevleri olarak, kripto para, dijital para, borsa, faiz, repo, ters repo, altın, gram altın, çeyrek altın, tam altın, çek, senet, mevduat, kur korumalı mevduat, trampa, vadeli mevduat, vadesiz mevduat, ihracat, ithalat, e- ticaret, menkul, gayri menkul gibi kavramlar hayatımıza girdi. Bu kavramlarla piyasa ekonomisi içinde müteşebbis ruhlu insanların sağlıklı ve başarılı bir şekilde başa edebilmesi tek başına yeterli olması mümkün görünmüyor. O zaman ne yapmak gerekiyor?

Artık modern çağın gereği her türlü mal ve hizmet sektöründe sözlü ya da yazılı sözleşme yapılıyor. Ticaret erbabının yanlışa düşmemesi için sözlü ya da yazılı sözleşme yapmadan önce danışmanlık alma zorunluluğu ortaya çıkıyor. Kulaktan dolma bilgilerle ya daa kulak kabartarak elde edeceği bilgilerle ticaret yapmanın dolandırılmaya açık kapı bıraktığı artık hayatın bir gerçeği. Kazanmak zor ama onu korumak daha zor. Ticaret erbabı; kazanımlarını korumak, koruduklarının üzerine yeni değerler katmak istiyorsa iştigal alanlarıyla ilgili profesyonel anlamda danışmanlık alması gerekliliği kaçınılmaz görünüyor. O halde gerçek ya da tüzel kişi olsun ya da olmasın hangi kişiliğe sahip olursa olsun karşı tarafla yapılacak her türlü sözleşmenin hukuksal boyutuyla ele alınması gerekliliği ortaya çıkıyor. Danışmanlık iş ve işlemleri yalnızca hukuksal anlamda sınırlı kalmamalı. Danışmanlık portföyü içine, insan kaynakları danışmanlığı, menkul kıymetler danışmanlığı, gayrimenkul kıymetler danışmanlığı, sağlık hizmetleri danışmanlığı, sigorta danışmanlığı gibi danışmanlıkları da ekleyebilmelidir.

Yeni jenerasyonun ticari hayatını devam ettirebilmesi için daha profesyonel davranması ve ekonomik faaliyetleri yakından takip etmesi gerekliliği ortaya çıkıyor. Günümüzde ticari faaliyet türevlerinin olması ve bunların hepsiyle bir kişinin baş edebilmesi pek mümkün görünmüyor. Ticaret yaşamının kazasız atlatılması ve aldatılmanın ortadan kaldırılması adına işlerin takibinin danışmanlar marifetiyle yapılması zorunluluk ifade ediyor.