İki binli yıllar İlçemizde bir lise öğretmen sosyoloji dersinde sordu “Sosyologlar toplumu ne olarak algılar,”, öğrenci cevap verdi. “Ekmek kapısı olmanın dışında mı hocam.”
LUIS FİGO VE İNEGÖLLÜLER
2010 yılı Slovakya’da ticari bir fuara gitmiş olan İnegöllü iş adamı grubu, Portekizli ünlü futbolcu Luis Figo ile karşılaştı. Figo dünyaca ünlü bir marka tarafından dünya çocuklarına futbolu sevdirmeyi amaçlayan bir organizasyon kapsamında Slovakya’daydı.
İnegöllü heyetin büyük bir bölümü futbolla ilgili kişiler oldukları için Figo’yu tanıyıp fotoğraf çektirmek istediler. Figo da bir Türk grup tarafından tanınmış olmasına sevinmiş, birlikte fotoğraf çektirme isteğine severek katılmıştı.
Yalnızca bir İnegöllü futbola pek ilgisi olmadığından Figo’ya da ilgisi olmadı. Durumu fark eden Figo, “Arkadaşınızla resim çektirmek istiyorum, benim adıma rica eder misiniz?” dedi. Kahkahalar arasında diğer İnegöllü Figo ile resim çektirdi, tatlı bir anı ortaya çıktı.
LÜXEMBURG’DA İKİ İNEGÖLLÜ
Altmışlı yılların sonları, üç yıldır Federal Almanya’da işçi olarak çalışan iki İnegöllü, boşluk bir zamanda iki günlüğüne turistik bir gezi için Lüxemburg’a geçerler.
İlk gün orası senin, burası benim mümkün olduğunca çok dolaşmaya gayret ederler. İkinci gün biraz yorgunluğun etkisi, biraz da gördüklerini anlamaya çalışmak için tepelik bir mekana otururlar.
Başlarlar biraları da devirmeye. Avrupa’nın ortasında bir devlet; yüzölçümü de, nüfusu da Bursa’dan küçük. Ortalıkta dolaşan ne asker var ne polis. Velhasıl sahipsiz, başıboş bir memleket olduğuna kanaat getirirler.
Bir de Türkiye gelir akıllarına, güzelim koca Türkiye, tabii ki İnegöl’ü de konuşurlar. İşin içine İnegöl de girince bir hüzün çöker üstlerine. Biralar da sekizi-dokuzu bulmuştur.
Derken biri ayağa kalkar, önce uzun uzun ufku seyreder, sonra yanındaki İnegöllüye döner “Arkadaş 10 tane İnegöllüyle buraya Türk bayrağını dikerim.”
MALUMAT-TALİMAT
1987 yılı dönemin başbakanı Merhum Turgut Özal ilçemizde bir miting yapacak, ayrıca da ilçemizde bazı kurum ve kuruluşları ziyaret edecektir.
Bu yüzden Bursa Valisi İnegöl Organize Sanayi Bölge Müdürlüğünü arar. Öğle paydosu olduğu için işe gireli birkaç ay olmuş bir personelden başkası yoktur. Telefonu o kaldırır, Bursa Valimiz karşısındadır.
Valimiz “Oğlum yarın Sayın Başbakanımız geliyor, o yüzden İnegöl Organize Sanayi Bölgesi’nin son durumu hakkında bilgi edinmek istiyorum. Müdürün gelince beni arasın.” İnegöllü cevap verdi “Tamam efendim gelince müdürüme söylerim o size gereken talimatı verir.”
İnegöllü “malumat” ile “talimat”ı karıştırmıştır.
TURHAN ŞAHİN'İN ÖYKÜ TADINDA İNEGÖL isimli eserinden düzenlenip yayına hazırlanmıştır.