Söğüt ve Domaniç’te kurulan Osmanlı Beyliği’ni yavaş yavaş kabuğundan çıkararak, bir siyasi teşekkül haline getirmeye çalışan Osman Bey, Bizans’a karşı fetihlere başlar.

Bu noktada karşısına Bizans tekfurları çıkar.

Tek tek bu tekfurlarla mücadeleye başlayan Osman Beyi en çok uğraştıran ise İnegöl Tekfurudur.

Bizans’a bağlı olan bu Rum beylerini Osman Bey, akıllıca yürüttüğü siyaset ile bir bir bozguna uğratmaya başlar.

Tabii ki Rum beylerinden en kuvvetlisi olan İnegöl Tekfuru Nikola diğer Bizans Tekfurlarını Osman Beye karşı kışkırtır.

Bu durum karşısında Osman Bey, İnegöl' ü almak için yola çıkar.

Osmanlı kuvvetleri kendilerine pusu hazırlamış olan Rumlara karşı, 1284 yılında Bizans tekfurları ile Ermeni Belinde (Söğüt-Domaniç arasındaki Inegöl' e yakın olan dağlık alan) cesurca yaptıkları savaşta onları yenilgiye uğratarak zafer kazanırlar.

Osmanlı tarihi açısından önemli bir yere sahip olan bu olay kayıtlara; Osmanlının elde ettiği ilk başarı olarak geçer.

Osmanlı kroniklerinde Osmanlı hanedanın ilk şehidi kabul edilen, Savcı Bey’in oğlu, Osman Beyin yeğeni olan Baykoca da bu savaşta şehit düşer.

(1267-1284)Osman Bey’in ısrarla dur gelme kal söylemlerine aldırış etmeden adeta korkusuzca ölüme yürüyen bu yiğit, Osmanlı için ölümsüz bir değer olmuştur.

Hanedanın ilk şehidi olarak kayıtlara geçen Baykoca' nın mezarı, İnegöl’ün Hamzabey Mahallesindedir.

Osmanlı kuruluş döneminde kaynakların yetersiz olmasından dolayı kesin verilere ulaşmada sıkıntı çekilse de özellikle Aşıkpaşazade’nin Tevarih-i Ali Osman isimli eserinde Baykoca’ya etraflıca değinilir.

Birçok medeniyete ev sahipliği yapmış, geçmişin izlerini bugünlere kadar taşımayı başarmış İnegöl’ümüzde o kadar çok önemli şahsiyeti ağırlıyoruz ki, bizler bu önemli değerlerin maalesef çoğunun farkında değiliz.

İşte bu önemli değerlerden biri de gencecik yaşında şehadet mertebesine ulaşmış olan Osman Bey’in kardeşi Savcı Bey’in oğlu Baykoca (Bayhoca).

NEDİM BAYRAM