Doğrusu sinema ve kültür üzerine yazı yazacak yetkinlikte olmadığımı önce ben biliyorum.Fakat kültür ve sanatın bu kadar az yaşandığı ve konuşulduğu bir ortamda haddimi bilerek birkaç cümle etmek ihtiyacı hissediyorum.

İnsan doğmak bizim belirlediğimiz bir şey değildir ama insan olmak bizim biriktirdiğimiz bir şeydir.
İnsan olmak düşünülerek,hissedilerek , yaşanarak ve inanılarak biriktirdiğimiz bir değerdir.

Doğrusu insan olmak bir yaşamı gerekli kılar.Bu yaşam fıtrata uygun yaşamdır.Fıtratımızı aradığımız yaşamdır.Bütün güzellikleri var eden ve bunun farkına varma yetisini bize veren Allah’a hamdolsun ki bizimde kendimize sormamız gereken sorular vardır.Bu soruların en önemlilerinden birisi Tolstoy’un deyimi ile ‘İnsan ne ile yaşar?”sorusudur.

Evet bizde insan olarak Müslüman olarak neye değer vermeliyiz?Neyi değerli kılmalıyız?İnsan olma serüvenimizi nasıl devam ettireceğiz?Tüm bunları ne ile devam ettirir isek doğru yapmış oluruz?sorusunu içimizde taşıyarak hayatımızı sürdürmemiz gerekiyor kanaatindeyim.İnsan yaşamından düşüncelerinden ve hislerinden her dem yeniden oluşur.Bu oluşumu tamamlamak ve sürdürmek için kelime(kitap),ses(müzik),mekân(doğa-tarih) ve görsel estetiğe(sinema,tiyatro) dair hayatımıza katacaklarımız olmalı.Hatta katmakla yetinmekten öte çoğaltmamız gerekiyor.

Okumadan…
Dinlemeden…
Görmeden…
Hissetmeden hayatımızda birikim olamaz.Olursa da bize ait olmaz.Bize ait olmayan ile de biz olmayız.İhtiraslarımız,kaprislerimiz,bencilliğimiz kısaca zaaflarımız kültür ve inançla tedavi olur.

Hız,haz,servet ve şehvet’ten başka biriktirme kaygımızın olmadığı bir zamanda bunlardan bahsetmek çok hoşta olmayabilir.Ben düşündüklerimi sesli düşünmüş oluyorum.Ses ve kelimelerle irtibatı olanlarla da paylaşmış oluyorum.

Doğrusu bu anlamda kitap olmazsa olmazımız,müzik ve sinemayı da tekamülümüze çok etkili dinamikler olduğunu kendi serüvenimde ve takip ettim insanların serüveninde görüyorum.

İnsan olma estetiğimizi tamamlayamazsak Müslüman olma tekamülüz de tamamlanmış olmaz.Hz.Muhammed insan olma birikimine güvendiği ve inandığı için Hz.Ömer’in Müslüman olması için dua etmiştir.İnsan olma önemlidir.

Gazeteci Selim İleri ,arkadaşları ile sanat ile uğraşının 40.yılını taksimde bir cafe’de kutlarken o cafe’ye lise döneminden arkadaşı olan,şimdi iş dünyasında hayatına devam eden bir arkadaşı ile karşılaşır.Arkadaşları onla bu organizasyonu paylaşırlar ve bir süre o da katılır.Sonra kalkar iken yazar arkadaşının kulağına ,ekonomi dünyasında oluşturduğu gücün de verdiği özsüz güvenle”Sahi” der.”Bu kültür -sanat ne işe yarar?O da ona der ki “Kültür ve sanat insan olmaya ve insan kalmaya yarar.”
Bütün bunları hafta sonu izlediğim ama kendisinden hiçbir şey (müzik adına)dinlemediğim Mahsun Kırmızıgül’ün “Mucize”filminden sonra yazmaya karar verdim.

Doğrusu “Beyaz Melek”te “New York’te Beş Minare”filmlerinde toplumun gerçekliğine bu kadar gerçekçe dokunmuş olmasından dolayı Mahsun Kırmızıgül’ü kabulhaneme almıştım.Bu filminde de yine toplumun sevgisizlikle delirttiği insanları ,sevgi ve sabırla akıllandırdığımız ve hayata bağladığımızı,buradan hayata bağlanmamız gerektiğini bir kez daha gördüm.

Sinemanın da hayatımıza kişisel ve toplumsal hayata ne kadar değer kattığını bir kez daha gördüm.Emeği geçen herkese teşekkür ederim.Sevgi ve umutla bir hafta geçirmeniz dileğiyle…