1981 yılı Yalova-İstanbul Arabalı Vapurunda martılara yem atıyorlardı. Yakından tanımak için İnegöllüye sordu “Ne iş yaparsın” “Muhasebeci” dedi İnegöllü”. İnegöllü sordu, “sen ne iş yaparsın” “Topçu” cevabı geldi karşıdan.

Topçu cevabı alan İnegöllü sordu “Dikici misin, alım satım mı yapıyorsun,” karşıdaki cevapladı “Oynuyorum, ben Bursasporlu Nezihi’yim”

O dönem İnegöl insanı için Topçu olduğunu söyleyen birinin top imalatçısı ya da alım satıcısı olma ihtimali top oynaması ihtimalinden daha az değildi.

TİTO’LU BİR HİKAYE

1956 yılı Üsküp Göçmeni ve ilçemiz Cerrah Yolu’nda ikamet etmiş olan at arabacı Rahmetli Ramiz Güler Amca 1984 yılında anlatmıştı. Hikaye Yugoslavya Üsküp’te geçiyor.

1940’lı yılların sonları, Üsküp’lü bir çoban oğlunu evlendirme çabasındadır. Varlıklı bir kişi olmadığı için yakınlarının da yardımı ile düğün hazırlıklarını yerine getirmeye çalışır.

Sohbetlerinde, çevresindekilere Yugoslavya Devlet Başkanı Mareşal Josip Broz Tito’yu da düğüne davet ettiğini söylemekte olsa da, kimisi şaka yaptığını düşünmüş, kimisi de inanmamış ama arkasını da arayıp kimse çobanımızı sıkıntıya sokmamıştır.

Düğün günü geldiğinde gerçekten de Tito uçağı ile Üsküp’e gelmiş, iki saat kadar düğüne iştirak etmiş sonrasında ayrılmıştır. İnanmayanlar biraz mahcup biraz da şaşkınlık içinde olanı biteni anlamaya çalışsalar da bir anlam verememişler.

Çoban’dan olayın içyüzünü öğrenmek istemişler, o da anlatmış. Davetiye’ye “Sen çağırdın ben geldim, şimdi de ben seni çağırıyorum” diye yazmıştır çobanımız.

Tito’nun çağırdığı, çobanımızın da iştirak ettiğini söylediği hadise, İkinci Dünya Savaşı’nda Nazi işgaline uğrayan Yugoslavya’da Josip Broz Tito önderliğinde oluşan direniş hareketidir.

Çobanımız ülkesinin işgaline karşı oluşturulan bu harekete iştirak ederek yurttaşlık görevini yerine getirmiş, savaş sonrası memleketine ve mesleği çobanlığa geri dönüp hayatını sürdürmüştür.

Tito ise; 1945 yılında ülkesinin yönetimini Monarşi’den Federal Cumhuriyete çevirmiş kendisi de Yugoslavya Devlet Başkanı olarak hayatını sürdürmüştür.

Birinci ve İkinci Dünya Savaşlarına da iştirak etmiş bir savaş kahramanı olan Mareşal Tito da bu anlamlı ve kararlı çağrıya sanırım mutlulukla icabet etmiş olmalıdır.

TURANKÖY-KIRANKÖY

1991 yılı Bursa Yolu üzerinde Turanköy’de bir açılışa katılmak üzere Ankara’dan gelmekte olan bir sayın bakan partinin ilçe teşkilatına uğrar, kimse yoktur. Herkes Turanköy’e açılışa gitmiştir.

Partide karşılaştığı kişi de açılışı Kıranköy deyince bakan Kıranköy’ün yolunu tutar.

Bakan Kıranköy’e giderken Turanköy’dekiler de bakanı beklemektedirler. Bakan Kıranköy’e varır, yanlış yere geldiğini anlar, kızgınlıkla Turanköy’e de gitmez.

TURHAN ŞAHİN'İN ÖYKÜ TADINDA İNEGÖL isimli eserinden düzenlenip yayına hazırlanmıştır.