Mavi Vatan konusunda ciddi araştırmalar ve çalışmalar yapan, bunu halkın ve siyasetin gündemine getiren Müstafi (Görevinden kendi isteğiyle ayrılan) Cihat Yaycı Paşa, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlı bazı gemilerde branş subaylığı ve bölüm amirliği yapmış. TCG Yavuz ile TCG Kemal Reis'in 2. komutanlığı görevlerinden sonra 2005-2006 yılları arasında, TCG Kemal Reis'in komutanı olarak görev yapmış. 2011-2012 yıllarında ise 5’inci Muhrip Filotillası Komodoru olmuş. 30 Ağustos 2012'de Tuğamiralliğe terfi etmiş Yaycı, aynı yıl Moskova askeri ataşesi görevine getirilmiş. 2014'te Güney Görev Grup Komutanı ve Çok Uluslu Deniz Güvenliği Mükemmeliyet Merkezi Direktörü, 2015'te ise Çok Uluslu Müşterek Harp Merkezi Komutanı görevlerini üstlenmiş ve 29 Temmuz 2016'da Tümamiral olmuş. Aynı yıl Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Personel Başkanlığına getirilen Yaycı, 20 Ağustos 2017'de Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı görevine atanmış.
Ancak Cihat Paşa, 15 Mayıs 2020'de imzalanan ve 16 Mayıs'ta Resmî Gazete'de yayınlanan Cumhurbaşkanı Kararıyla Türk Deniz Kuvvetleri Başkanlığı görevinden alınarak Genelkurmay Başkanlığı emrine verilmiş. Bunun üzerine istifa dilekçesinde "onurunun örselendiğini" ve “kumpas kurularak görevden uzaklaştırılmış bir Amiral olarak mesleğini icra edemeyeceğini” belirtip, 18 Mayıs 2020'de görevinden istifa etmiş. Şu anda Türk Denizcilik ve Global Stratejiler Merkezi (Türk DEGS) Başkanlığını yapan, branşı olan Askerlikte, Denizcilikte Uzman, Üstat bir kişilik.
Libya-Türkiye deniz yetki alanlarının sınırlandırması anlaşması konusunda çalışmaları bulunan Cihat Yaycı, Türk Silahlı Kuvvetleri’ndeki FETÖ yapılanmasını tespit etmek amacıyla 350'den fazla kritere sahip FETÖMETRE uygulamasını geliştirmiş ve bu uygulamayla yaklaşık 4 bin FETÖ’cü bireyin Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'ndan ilişiğinin kesilmesini de sağlamış biridir.
Mavi Vatan'ın Cem Gürdeniz ile birlikte mimarı olarak bilinen ve uluslararası ilişkiler ve deniz stratejisi üzerinde çalışmalar yapan Yaycı; yazdığı, Sorular ve Cevaplarla Münhasır Ekonomik Bölge, Libya Türkiye’nin Denizden Komşusudur ve Doğu Akdeniz’in Paylaşım Mücadelesi ve Türkiye kitapları ile Mavi Vatan doktrinin ana hatlarını oluşturmuş bir Vatanseverdir.
Cihat Paşayı kısaca tanıdık. Ve gündeme getirdiği bu MAVİ VATAN konusu aslında bizlerin çok da vakıf olmadığımız ilgilenen kişilerin belki bilebildiği bir konu iken artık önemini her kesin çok iyi kavradığı bir konu haline geldi. Bir karış Türk toprağını kimseye vermeyiz diyoruz. Ölümüne mücadeleye doğuştan yeminliyiz. Ama denizlerimizin de bir VATAN olduğunu da yeni yeni öğrenmiş olduk. Üç tarafı denizlerle çevrili özünde yarımada olan ANADOLU karasının, MÜNHASIR EKONOMİK bölge olarak ta hem Karadeniz’de Hem Adalar (Ege) denizinde hem de Akdeniz’deki önemi, varlığımız açısından hayati önem arz ediyor. Hem su üstü kaynakları, Rüzgâr ve Dalga enerjisi ve Avlanma dahil, hem su altı petrol, doğal gaz ve diğer elementler açısından büyük bir kaynak ve rezerv içeriyor. Tabi bu da güçlü bir deniz gücü ve donanma gerektiriyor. Bu konuda Türk Ordusunun güçlü bir ivme kazanması gurur verici.
Yanı başımızda sözde komşumuz, taşeron olan, asli düşmanımız Yunanistan varken, maalesef televizyonlardaki yorumcuların, bazı köşe yazarlarının falan Ege denizinden bahsederken, Yunan adaları diyerek ağızlarına pelesenk ettiği bir yanlış var. Akdeniz de kıyısı olmayan bu kefereler, onların olmayan adalarda bayrak gösterip, asker yığmaya, olmadı ABD’ye buralarda üs vermeye doyamadı. Yunan hükümetlerinin gazetecilerinin iki cümlesinden birinde, İsrail geçer, birinde Avrupa Birliği ya da ABD… Birde yanına NATO’yu da ekler. MAVİ VATAN denildiğinde kolon kanseri gibi bağırsaklarındaki kurtlar yerinden oynuyor. Kendi güçleri malum.
Canım benim ya. Acıyorum bunlara inanın. Gemi alırlar çürüklerini temizlemek gemiden pahalıya patlar. Gemi üstü malzemeleri, saldırı/savunma yok. Balık avlayacaklar ya. Denizaltı verirler az kullanılmış 😊 ama mermi vermezler. Son model diye! 2. Dünya savaşından kalma tankı, topu, zırhlı araç filan verirler, zırhları o kadar iyidir ki, havalı tüfek mermisi bile içine işler. Kısaca ellerindeki hurdaları bunlara… Anladınız siz onu.
Ha birde bizle hep, savaş modundadırlar bunlar. Daima Hazır… Hani Sayın Cumhurbaşkanı demişti ya; “Bir gece ansızın gelebiliriz!” diye… Bilmem biliyonuz mu ama, batı sınırındaki askerlerin çoğu askeri tesisatlarını bırakıp diğer ülkeye kaçtılar o gece. Cesaret o biçim yani. Dünyayı dolaşıp bizi arkadan vuracak kahramanlar. 😊 (Devam Edeceğiz İnşallah!)
Eyvallah
Bekir AYDOĞAN