Futbolda her şeyin kazanmak üzerine bina ediliyor olması, kazananın her şey kaybedenin ise hiçbir şeymiş gibi görülmesi kulüpler ve futbolcular üzerinde önemli bir baskı unsuru olarak giderek artsa da güzel şeyler de olmuyor değil tabii ki.

Seksenli yılların sonlarıydı. İlçemiz Güven Sahasında Birinci Amatör Küme futbol maçı oynanıyordu.

İlçe takımı ilk yarıyı 2-0 önde kapamıştı.

Soyunma odasında zorlu bir maçı erken koparmanın mutluluğu yaşanıyordu.

Beklenmeyen bir şey oldu ilk yarı takımın belki de en iyisi sağaçık “hocam beni çıkar ya da sol tarafa geçmek istiyorum” dedi.

Kısa bir sessizlik sonrası hoca “Neden” diye sordu. Sağaçık sessiz kaldı, ısrar edilince de açıkladı.

Rakip sol bek sağaçığımıza “Ağabey beni bitirdin, bir daha bana forma vermezler” demişti.

Hoca “Oğlum etkilenme olur öyle şeyler” dediyse de sporcusunu tanıyordu “Tamam sol tarafta oyna o zaman” dedi, oyuncumuz ikinci yarıyı sol tarafta oynadı.

TOP BENİM ELİME ÇARPTI HOCAM!

Bir diğer güzel örnek 19 Aralık 2012 tarihinde yaşandı.

Süper Amatör Lig ekiplerinden Karadeniz Güvensporun 18 yaşındaki genç golcüsü Okan Yalçın,

Demirtaşspor ile oynanan maçın 65. dakikasında ceza sahası içindeki ikili mücadelede hakemin, rakibin eline çarptığını görerek penaltı noktasını gösterdiği pozisyonda “Top benim elime çarptı” diyerek penaltı kararını iptal ettirdi.

10 Kasım 2013 Pazar günü oynanan İnegölspor - Karadeniz Güvenspor U-14
takımları müsabakasına öğrenci sporcularının sınavları dolayısıyla Karadeniz Gü- venspor 9 kişi ile çıkabilince maçın 3. dakikasında, İnegölspor U 14 Antrenörü Suat Güneş maçın hakeminden izin alarak iki oyuncusunu çıkardı ve her iki takımın da 9 kişi olarak maçın devam etmesini sağladı.

Maçtan sonra görüşülen Teknik adam Suat Güneş: “Rakibimizin eksik oynaması ve bizim onlara üstünlük sağlamamız bizi mutlu etmeyecekti, o yüzden 2 oyuncumu oyundan aldım. Bizim amacımız yukarılara ve Türk futboluna yetenekli ve karakterli futbolcular vermekse futbolcularımıza fair playin ne olduğunu da öğretmemiz gerekiyor.” Der.


Cemil Yerekonmaz Ağabey 09.12.2020’de anlatmıştı: “1976 yılı İnegölspor (Yıldızspor)’da oynuyorum. İkinci Amatör Kümedeyiz. Bursa’ya Merinos Stadı’na deplâsmana gideceğiz 10 kişi olduk, 11 kişi olamadık. Daha önce hiç forma şansı bulamayan bir arkadaşımızdan rica ettik, yola koyulduk. İnegöl’de çok zaman kaybettiğimiz için maça yetişme şansımızda azdı ama yine de yola devam ettik. Formalarımızı, şortlarımızı yolculuk devam ederken minibüste giyindik. Stada vardığımızda hakem ve rakip sahaya
çıkmış seremonide idiler. Bizi görünce onlar da sevindi, çıktık maçımızı oynadık
.”

 Bir amatör futbolcunun, bir genç takım futbolcusunun ve altyapıda görev yapan bir teknik adamın örnekleri de yüreğimizi ferahlatan değerli örneklerdir.

TURHAN ŞAHİN'İN İNEGÖL'DE FUTBOLUN 100 YILI isimli eserinden düzenlenip yayına hazırlanmıştır.