Her mevsim berekettir ve her mevsim güzeldir. Her mevsim akıl-kalp ve ruhumuzu değiştirir. Duygularımız dört mevsime göre şekillenir. Dört mevsim iki büyük hakikattir.

Hayat ve Ölüm...

Mevsimlerden güz mevsimi... Aylardan Kasım ayı. Güz mevsimi insanın ve tabiatın hüzün mevsimidir.

Herkes için farklı bir mana taşır güz mevsimi. Temizlik işçileri için; sokak ve caddelerde gazeller tam bir baş belasıdır mesela. Ne toplaması biter, ne de temizlemesi, Her güne yığınla yaprak ve dallar doldurur caddeleri.

Fotoğraf meraklıları için Cerrah-Mezitler-Boğazova-gibi mesire yerleri mevsimin hususiyetlerini en iyi yansıtan ve deklanşöre bastığında, her biri birer tablo olabilecek güzellikte manzaralar sunan mekanların başka bir güzelliği anlaşılır bu mevsimde.

Aileler için kışa hazırlıktır güz mevsimi. Tatlı ve keyifli telaşeleri barındırır güz mevsimi. Kış mevsimine girerken karşılaşabilecek sorunlara çözüm üretme, sıcacık yuvaları hazırlama, tevekkül etme tasarruf etme vaktidir güz mevsimi.

Şair yazar ve ozanlar için "ayrılık" hasret, yokluk veda kavramlarının işlendiği ve yaşandığı en güzide eserlerin yazılmasına kaynaklık eden bir hazinedir güz mevsimi.

Çoğumuz için ise Hüzün, hazan mevsimidir güz mevsimi. Belki de her tarafın sararıp solması, canlılığını kaybetmiş olması, tabiatın soluk ve camid renge bürünmesi bizim de içimizi solduruyor,daraltıyor.

Psikolojimiz ister istemez değişiyor.

Güz mevsimi...

Tabiatı kaplayan soluk renkler (sarı, turuncu, kırmızı )aslında ruhumuzu da baştan başa kaplamış oluyor. Güz mevsimi Modern dünyanın modern insanına mesajlar veriyor. Bu mesajları çoğumuz okuyamıyoruz belki de. Çünkü yoğunuzdur Çünkü meşgulüzdür. Her şeye bakıyoruz ama göremiyoruz.

Nadiren de olsa herkese faniliği, geçen hayatı biten ömürleri düşündürür güz mevsimi. Kısacık düşündürür. Çünkü yoğunuz, çünkü yarına yetişecek işlerimiz var. Güzdeki solgunluğu tabiattaki değişimi, faniliği görmek, görsekte mesajı doğru okumak uzaktır bize.

Güz "hüzn ve hazan"dır bize. Hiç kimse hüznü ve hazanı yaşamayı istemez. Dolayısıyla da güz mevsimini pek sevmeyiz.

Sararıp solan yapraklar dallarını birer birer terk ederek, hafif bir rüzgarla sağa sola savrulup, düşerler. Yağmurlar sıklıkla yağmaya başlar. Rüzgarlar daha sert ve daha şiddetlidir.

Aslında sararıp solan yapraklar değil hayatlardır, sağa sola savrulan insanlardır aslında. Yağan yağmurlar dökemediğimiz gözyaşlarıdır, rüzgarlar ruhumuzdaki feryatların ve fırtınaların yansımasıdır.

Güz mevsimini, okumak hayatı okumaktır,mesajlarını anlamak, hayatı anlamaktır.

Ciltlerle dolu kitapların ve yığınla bilgilerin veremediği mesajı verir güz mevsimi Her sayfasında, dünya'ya kazık çakmaya çalışan, ruhunun feryadına kulak tıkayan insana "firak" ve "hüzn" haykırır.

Her daim sağlıcakla, selametle, kalınız.

.