Gül yüzlü güzeller gördüm düşümde.

Gül yüzlü güzeller, melek edalı.

Gül yüzlü güzeller vardı peşimde.

Her biri gönülden bana sevdalı.

Ay yüzlü güzeller gördüm düşümde.

Ay yüzlü güzeller, gönlüme ışık.

Ay yüzlü güzeller vardı peşimde.

Fakat bana varan yollar karışık.

Bal sözlü güzeller gördüm düşümde,

Bal sözlü güzeller, ruhuma şenlik.

Bal sözlü güzeller vardı peşimde.

Sözleri gönlümde sonsuz esenlik.

Dal boylu güzeller gördüm düşümde.

Dal boylu güzeller, endamı yeter.

Dal boylu güzeller vardı peşimde,

O endamlarıyla gönlümde tüter.

Huri ve periler gördüm düşümde.

Huri ve periler, Cennet kokulu.

Huri ve periler vardı peşimde.

Tenleri şeffaf ve ipek dokulu.

Emin YILDIZ

EFKÂR TEPESİ

Nice dertlilere sırdaşlık ettin?

Hangi kalplerdesin Efkâr Tepesi?

Yorgun yüreklere yoldaşlık ettin

Kedere gölgesin Efkâr Tepesi.

Gamlı gönüllerin coşkun neşesi

Zümrüt tepsideki billur şişesi

Şavşat cennet, sen cennetin köşesi

En güzel yerdesin Efkâr Tepesi

Bazı gönüllerde hasret ateşi

Bazı gönüllerde sevdanın eşi

Ben ki şu alemin en çilekeşi

Hüznüme perdesin Efkâr Tepesi.

Sen cennetin dünyadaki adısın

Doğanın yeşilin aşkın tadısın

Aşığın yârine son feryadısın

Sevdiğim nerdesin! Efkâr Tepesi

Halin nefes keser göz kamaştırır

Güzelliğin aşka yakınlaştırır,

Dostluğun dertleri buharlaştırır.

Bazen sislerdesin Efkâr Tepesi.

Sana her koşana bağrını açtın

Etrafa mis gibi kokular saçtın

Eşsiz manzaranla tek ihtiyaçtın

Naif hislerdesin Efkâr Tepesi.

Eminim her seher aşkla doğarsın

Şu dertli gönlüme nasıl sığarsın

Biraz da dağların başı ağarsın

Neden dertlerdesin Efkâr Tepesi

Emin Yıldız