Evrim teorisi, canlıların geçmişini, nasıl oluştuğunu ve nasıl türleştiğini açıklamaya çalışan hipotezler sunuyor.
Biz de bu teoriye ve biyolojik prensiplere dair düşüncelerimizi sizlerle paylaşmak istedik.
Biliyorsunuz, bazı teistik evrimciler var.
Onlar, evrimi öğrenmenin, savunmanın ve hatta üzerine araştırma yapmanın Müslümanların asli vazifesi olduğunu söylüyorlar.
İnanın bana, bu yorumlar bazen ifrat derecesine varıyor.
Dayanak olarak gösterdikleri Ankebut suresi 19-20. ayetini detaylıca inceledik.
Yaptıkları çıkarımların ne kadar hatalı olduğunu tüm tefsirlerdeki açıklamalara bakarak görmek mümkün
İşte o ayet-i kerimeler: “Peki onlar, Allah’ın yaratmayı nasıl başlattığını, sonra onu ardarda sürdürdüğünü görmezler mi? Kuşkusuz bu, Allah için kolaydır.
Yeryüzünde gezip dolaşın ve Allah’ın ilk yaratılışı nasıl başlatıp devam ettirdiğini görün. Allah, daha sonra ikinci hayatı da işte böyle gerçekleştirecektir; Allah her şeye kādirdir.”
İnsanın maymun soyundan geldiğine inanmak, batıl bir inançtır.
Ayrıca, bu yaklaşım insan onuru açısından da kabul edilemez. Ancak teistik evrimciler, maymun soyundan gelmenin insan onuruna zarar vermeyeceğini iddia ediyorlar.
Evrim teorisi Batı kaynaklı olduğu için, bu alandaki yazılar maalesef İngilizce ve Latince kelimelerle dolu.
Üstelik bu terimlerin çoğunun Türkçe karşılığı bile yok.
Açıkça söyleyebiliriz ki, Türkiye'deki bazı evrimciler bu durumdan memnun. Neden mi?
Çünkü yabancı kelime yoğunluğu, bu tabirlere aşina olmayan insanların argümanları anlamasını zorlaştırıyor.
Eleştirel bakış açısı gelişmesini engelliyor. Evrimin temel felsefeleri, sayısız yabancı kelimenin altına gizleniyor.
Bu durum okuyucuyu yoruyor. Sanki sadece teknik ve bilimsel bir şeyler anlatılıyormuş algısı oluşturuluyor.
Amacımız, İslam camiasının gündemini meşgul eden "İslam'da evrim var mı?" tartışmalarını sonlandırmak.
Yazılarımızda, İnsanlarımızda evrim teorisine ve onun teistik yorumuna dair farkındalık oluşturmak istedik. Bu konuya devam edeceğiz. (DEVAM EDECEK)
Taha Kerem