GÜNAHSIZIMIZ BANKADA

Yetmişli yıllar İnegöllünün amacı bankaya sıkıntı yaşatmaktı. İnegöl’ün Günahsız’larından birine senin adına şu bankaya para yatırdım, bankaya her gün git faizini al dedi.

Günahsızımız bankaya gitti parasını istedi. Bankadan “Neden” diyecek oldular, Günahsız’ımız bankayı karıştırdı. Çaresiz Günahsız’ımızın yakınlarından yardım istediler. Bir yakını “On lira da faiz verdiler” diyerek Günahsız’ımızı bankadan uzaklaştırdı.

Sonraki günlerde aynı Günahsız’ımıza “Sana bir karton sigara yolladım, git postaneden al!” diyerek postaneye yollayanlarda oldu.  

GÜNAHSIZIMIZ TERAVİHDE

İnegöl’ün günahsızlarından birini teravih namazına ilçede bir camiye götürdüler. Namaza katıldı, namazın sonuna kadar sorun yaşatmadı. Namaz bitmişti çıkmakta olan diğer insanlarla birlikte çıkmak için ayağa kalkıyordu ki

 Onu camiye götüren yakın dostu bileğinden tuttu ve “Hoca yanlış kıldırdı, yeniden kılacağız.” dedi. Bu sözü duyan günahsızımızın sesi camide yankılandı “Bana ne ya doğru kıldıraydı ben gidiyorum!”

GÜREŞ OLMAZ YARIŞALIM

Dört-beş yaşlarında iki çocuk büyükler tarafından güreş ettirilmeye çalışılıyordu. Fizik olarak daha ufak olanı çeşitli bahaneler üretip, güreşmek istemediğini söylüyorsa da büyüklerin ısrarı sürdü.

Çocuk çaresiz “İlle de bir şey yapmamız gerekiyorsa yarışalım o zaman.” dedi. Evet çocuğumuz karşısındakinden neyi daha iyi yapabileceğini biliyordu.

HACI BAYRAM VELİ’Yİ TAŞIDILAR

İnegöllü, 2013 yılı KPSS sonuçlarına göre devlet memuru olarak Ankara’da işe başladı. Her anne gibi annesi de sevinmiş, kıvanmış oğlunun çalıştığı işyerini ve evini görmek istemişti. Ana oğul otobüsle Ankara’ya gidiyorlardı.

Anne “Oğlum, Ankara’da Hacı Bayram Veli diye çok mübarek bir zatın türbesi varmış.” Demişti ki. Oğul’un cevabı geldi “He anne vardı ama geçen sene İstanbul’a taşıdılar”.

Çocuk annesini iyi tanıyordu.  Annesi bir başına ziyaret etmeye kalkar, Ankara’da kaybolabilir korkusuyla öyle demişti.

HAMZABEY’E CENAZEYE

Seksenli yıllar, bir siyasi parti yönetim kurulu toplantısı sona ermek üzereydi. İlçe Başkanı, uzun yıllar birlikte siyaset yaptığı bir yönetim kurulu üyesine “Ben yarın İnegöl’de değilim.

 Hamzabey’de  şu kişinin babası vefat etmiş, ikindide kalkıyor. Cenazeye gidiver”

“Olmaz” dedi arkadaşına devam etti. “Çelikpalas’a yemeğe sen, Hamzabey’e cenazeye ben, olmaz öyle şey. Bundan sonra cenazelere sen,  yemeklere ben.” oradakilerle de gülüştüler. 

TURHAN ŞAHİN'İN ÖYKÜ TADINDA İNEGÖL isimli eserinden düzenlenip yayına hazırlanmıştır.