Kanun kapsamında oluşturulan mesleki kariyer unvanlarından özel öğretim kurumlarında görev alan öğretmenler de yararlanabilecek. Kıdem yılı şartını taşıyan, eğitim programlarını tamamlayan ve sınavda başarılı olan öğretmenler, uzman öğretmen veya başöğretmen unvanlarına sahip olabilecek.

Kanunun özel okul öğretmenlerini de düşünmesi ne güzel değil mi?Ancak bu ünvanlara sahip olan öğretmenlere diğer öğretmenlerden ek olarak sözleşmede nasıl bir ek hak tanınacağı,tanımayan işverenlere nasıl bir yaptırım yapılacağı belirtilmiş mi?Elbette hayır.

Aday öğretmenler, özel mevzuatında yer alan hükümler saklı kalmak üzere, aday öğretmenliğe atanabilmek için Devlet Memurları Kanunu'nun ilgili maddesinde sayılan şartlara ek olarak yönetmelikle belirlenen yükseköğretim kurumlarından mezun olacak.

Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanunu'na göre güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılmış olma ve Milli Eğitim Bakanlığınca ve/veya Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı tarafından yapılacak sınavlarda başarılı olma şartları aranacak.

Adaylık süresi bir yıldan az, iki yıldan çok olamayacak. Bu süre içinde zorunluluklar dışında aday öğretmenlerin görev yeri değiştirilemeyecek. Aday öğretmenler, eğitim ve uygulamadan oluşan Aday Öğretmen Yetiştirme Programı'na tabi tutulacak. Aday öğretmenlerden adaylık süreci sonunda Adaylık Değerlendirme Komisyonu tarafından yapılan değerlendirme sonucunda başarılı olanlar öğretmenliğe atanacak.

Aday öğretmenlerden atanma niteliklerinden herhangi birini taşımadığı sonradan anlaşılanların, adaylık süresi içinde atanma şartlarından herhangi birini kaybedenlerin, adaylık sürecinde aylıktan kesme veya kademe ilerlemesinin durdurulması cezası alanların, aday öğretmenler için öngörülen Aday Öğretmen Yetiştirme Programı'na mazeretsiz katılmayanlarla bu program sonunda Adaylık Değerlendirme Komisyonu'nca yapılan değerlendirmede başarısız olanların görevine son verilecek ve bunlar 3 yıl süreyle öğretmenlik mesleğine alınmayacak.

Bu düzenleme de okullarımızdaki memur ve hizmetli ihtiyacı nasıl çözümlenecek yer almamış.

Bu düzenleme de okul müdürü eğitim yöneticisi mi,işletme yönetişi mi yer almamamış.Okulun çatısı akıyor nasıl onarılacak?Hizmetli yok hangi kaynakla hizmetli çalıştırılacak?Sigorta ile başı derde girerse bu işin maddi yükü nasıl karşılanacak?

Okul müdürü çatıymış,boya badanaymış,hizmetli yokmuş,sporcusu yarışmaya gidecek arabayı nereden bulacakmış?Bunlarla mı uğraşacak yoksa zümrelerle sık sık toplantı yapıp eğitim öğretimi mi iyileştirecek?Acaba sizce hangisini yapacak?Bütün bunlar düzenleme de yok.Bağış alıyor diye şikayet edilen okul müdürleri bağış almak zorunda kalmaktan nasıl kurtulacak?

Köy enstitüleri öğrencilerinin her sene 25 tane klasik romanı okumakla yükümlü olduğunu biliyor muydunuz?Bilmeyenler öğrensin.Bu nedenle bu düzenlemede öğretmenlerin kitap okumasına yönelik bir tedbir yer almamıştır.İleride yapılacak düzeltmelerde ve iyileştirmelerde bu hususun da dikkate alınıp alımayacağını merakla beklemekteyim.

Bu düzenleme bu haliyle de olsa tüm öğretmenlerimize hayırlı olsun. (SON)