Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile üçlü zirve kapsamında Ankarada bir araya gelmesini değerlendiren TEPSAM Başkanı Teoman Yıldırım, üç liderin gündeminde yine İdlib ve Suriye Anayasa Komitesinin olduğunu söyledi. Yıldırım, Bu 5inci kez yapılan 3lü bir zirvedir. Bu görüşmelerde önemli adımlar atıldı. Bu adımlara istinaden terörizme karşı ciddi müzakereler yapıldı. Şu anki süreçte ise en önemli konulardan biri ise İdlib ve mülteci konusudur. İdlbte muhtemel bir saldırı, mülteci meselesini daha da artırır. Bu da sadece Türkiyenin kaldırabileceği bir yük olmayacaktır. Dünya devletleri ve özellikle Avrupayı ciddi anlamda mülteci sorunlarıyla karşı karşıya getirecektir. Türkiyede zaten 3,6 milyon Suriyeli vatandaş yaşamaktadır. Bunun 650 bin tanesi geri döndü. Türkiye bazı noktalarda ABD ile ilgili kararlı adımlar atmak istiyor. Münbiçte yaşadığımız sıkıntıların tamamı, maalesef şu anda Fıratın doğusunda yaşanmaktadır. Suriyenin kuzey doğusu diye belirttiğimiz bu bölgede güvenli bölge ile ilgili Türkiye bir takım adımlar atmak istiyor. Müşterek hareket noktası kuruldu. Ama Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, müşterek hareket noktasının yetersiz olduğunu ve kendi adımlarını atacağını ifade etmiştir. 100 tane asker ile orada dolaşılmasıyla mevcut terör koridoru aşılamaz. PKK, PYD ve YPG o bölgede terör koridoru oluşturmak istiyor. Terör koridoruyla beraber Fıratın doğusunda suya yakın bölgede büyük İsrail Devleti projesi gündeme gelmiş durumdadır. Kürdistan orada bir maşadır. Asıl amaç İsrail Devletidir. Astana görüşmesindeki temel sebep Anayasa Komisyonuyla ilgili bir Anayasa Komitesinin kurulması söz konusudur. Anayasa komitesiyle ilgili Türkiye İdlible ilgili bazı kararlar almıştır. İdlibin güvenliğinin sağlanmasıyla ilgili politikalar izliyor. İdlible ilgili en önemli konulardan biri de terörizmle mücadele konusunda başta Rusya olmak üzere İranın ve diğer devletlerin kararlı durmasıdır. Suriyeli vatandaşların kararlı bir şekilde kendi ülkesine dönmesi gerekiyor. Sadece ülkemizde olan Suriyelilerin değil, Avrupada da yaşayan Suriyelilerin kendi ülkelerine dönmeleri sağlanmalıdır. Suriyede bir yaşama alanı oluşur. Ancak bunun oluşması için ABDnin Suriyeyi işgal etmekten geri çekilmesi gerekmektedir. Çünkü ABD belirli noktalarda Suriyeyi işgal etmiş durumdadır. Bu işgalin sebepleri de dünya ülkeleri tarafından iyi bilinmektedir diye konuştu.
"Türkiye PYD uzantılı kişileri Anayasa Komitesinde istemiyor"
Yıldırım, "Yapılan 3lü zirvede en önemli konu, Suriyeli ve muhalif gruplarla ilgili 50 kişilik Anayasa Komitesinde 3 tane ismi Türkiyenin istememesidir. Bunun istememesindeki sebep ise bu kişilerin PYD uzantılı kişiler olmasıdır. Türkiye bu konuda kararlı duruyor. Bu bağlantılı kişiler varken, Türkiye, Suriyenin oluşumu ile ilgili PYD bağlantılı kişilerin Suriyelilerin içerisinde hak sahibi olmasına izin vermeyecektir. ABD, Türkiyenin Suriyede fiili bir eylem içerisinde olmasını istemiyor. İstememesindeki sebep ise, taşeron ve finansal noktada desteklemek. Desteklediği süreç içerisinde de Suriyeyi işgal etmiş ve bütünlüğünü bozmuş bir ABD, yeni bir devletin oluşumunu istemiyor. ABDnin tek istediği, büyük İsrail devletinin Fıratın doğusuna yerleşmesi. İdlibte 3 milyona yakın Suriyeli vatandaş yaşıyor. İdlibte yaşanacak bir olumsuzluk, 3 milyon vatandaşın sınır kapımıza dayanmasını gündeme getirir şeklinde konuştu.