Düşünelim ki Rasulullah:

"Cebrail bana komşu hakkından o ölçüde bahsetti ki ben Allah'ın komşuyu komşuya mirasçı kılacağını zannettim" diyerek, birbirine yakın insanlar arasında neredeyse akrabalığa benzer bir hukuk oluşmasının yolunu açıyor.

"Bizi aldatan bizden değildir" sözü ile, sonsuz güven ikliminde birbiriyle kaynaşmış bir toplum tarifi yapan bir Allah Elçisinin izindedir mü'minler.

Ve eğer izinde olmamız gerekiyorsa öyle bir Peygamber'in, içinde yaşadığımız toplumların güven kıvamına bakmamız ve Rasulullah'ın ne kadar izinde olduğumuzu değerlendirmemiz gerekiyor.

En küçük toplum birimi olarak ailelerimizden başlarsak envanter çıkarmaya, eşler arasındaki ilişki, evlatlar ile ebeveyn arasındaki ilişki, gelinlerle kayınvalideler arasındaki ilişki,

dedelerle torunlar arasındaki ilişkiyi süzersek, oturduğumuz apartmandaki ilişkilerimizi irdelersek, sonra sokaktaki ilişkilerimize bakarsak, sonra iş yerimizdeki ilişki çerçevemizi tahlil edersek,

sonra ülke yönetimleri ile halkların ilişkisine, sonra kavimlerin, milletlerin birbiriyle ilişkisine...

Evet sadece Müslüman toplumlar çerçevesinde bir irdeleme yaparsak, Rasulullah ile ve O'nun inşa ettiği toplumla aramızda bir hayli mesafe açıldığını görürüz.

Bazan cami cemaatinin birbiriyle ilişkisinde bile bir ahlak zaafına tanık olunabilir.

Bu da, namaz kılmakla ahlaklı olmak arasında yeterli irtibatı kuramadığımızın göstergesi olarak okunabilir.

Ya da, namazda gerçekten Allah Teala'nın huzurunda durma doymuşluğuna eremediğimizin, namazdan hayata bir ahlak tılsımı taşıyamadığımızın göstergesi...

İftara yetişmek için trafikte birbirini çiğneyen mü'minlerde ahlak nerededir?

Bu soruyu sormamız gerekiyor. Ahlak, imanı, ibadeti de içine alan bir şeydir belki, ama ondan öte bir davranış süzülmüşlüğüdür.

Süzülmüşlüktür ahlak. İmbikten geçilmişliktir.

Medeniyet ayrıntıdır denilir. Mü'min kişiliğinin en ince ayrıntılarına bile incitmeme itinasının nüfuz etmesidir ahlak.

Son söz: Ahlak Peygamberinin ümmetine ahlak problemi yaşamak yakışmıyor.

Ahmet Taşgetiren

ALTINOLUK DERGİSİ-2014 - Ocak, Sayı: 335, Sayfa: 003