Kurtuluş Savaşı'nın başladığı ilk günlerde bir diğer ifadeyle 16 Mayıs 1919 günü 5.000 kişinin katıldığı "İşgale Red Mitingi" ilk defa İnegöl'de yapılmıştır. Kurtuluş Savaşı'nın ilk fitilinin İnegöl'de ateşlenmiş olması son derece anlamlı olsa gerektir.

Aynı yıl içinde yani 16-26 Ağustos 1919 günlerinde Manisa Alaşehir'de yapılan Redd-i İlhak Cemiyetleri Kongresi'ne delege olarak İnegöl'ü temsilen Mazlum Bey ile Ethem Efendi'nin iştirak etmesi de son derece anlamlı bir olaydır. Böyle olmasına rağmen, Erzurumlu Mehmed Salih Hoca'nın, İnegöl Bilecik ve Yenişehir Kuva-yı Milliye teşkilatlarının Bursa'nın işgali sonrasında ancak 8-9 Temmuz 1920 günü Ahi Dağı'nda kurulmuş olması dikkat çekici bir husustur.

8 Temmuz 1920'de Bursa, Yunan ordu birliklerince işgal edildikten sonra 27 Temmuz 1920'de İnegöl'de Abaza İzzet Bey Çetesi ile İnegöl yerel yönetimi arasında vuku bulan ve çete reisi dahil 60 kişinin öldürülmesi de yine dikkat çekici bir olaydır. Bursa'yı işgal eden Yunan ordu birlikleri, yukarıda kısaca açıkladığımız üzere AksuDimboz hattında yer alan Çatal Tepe'de savunma ana hattında ordugahlarını kurmuştur.

15 Temmuz 1920 günü İnegöl Kasabası'nı işgal etmeye kalkmıştır. Şu kadar var ki Yunan askeri birliği, İnegöl'ün Bursa girişinde ve Gazhane önünde Harputlu Avni Bey'in komuta ettiği 90 kişilik milis kuvveti ile karşılaşmıştır. Meydana gelen bu ilk çatışmada doksan kişilik müfrezeden 39 kişi yaralı olarak kurtulmuştur.

Falat müfreze komutanı Harputlu Yüzbaşı Avni Bey dahil 51 kişi de şehit düşmüştür. Bu sebepten Harputlu Yüzbaşı Avni Bey ve 50 arkadaşı, Kurtuluş Savaşı'nda İnegöl'ün ilk şehitleri arasında yer almıştır.

Unutulmamalıdır ki Bursa ve İnegöl'ün işgal edildiği o yıllarda İnegöl'de Yenişehir de idari yönden Bilecik merkezli Ertuğrul Sancağına bağlıdır.

Dikkati çeken husus, sözü edilen kasaba ve şehirlerde Kuva-yı Milliye teşkilatları, ancak İnegöl'ün işgalinden birkaç gün önce 10-20 Temmuz günlerinde Ahi Dağı'nda Bursa Kuva-yı Milliye teşkilatı başkanı Erzurumlu Mehmed Salih Hoca tarafından oluşturulabilmiştir.

Bu nedenle 15 Mayıs 1919'da İzmir'in işgali üzerine 16 Mayıs günü toplanan 5.000 kişi ile işgale karşı miting yapılan ve 16 Ağustos 1919'da Manisa Alaşehir Kongresi'ne delege gönderen İnegöl'ün, Kuva-yı Milliye teşkilatının kurulmasında bu kadar geç kalması üze rinde durulmalıdır.

Kanaatimizce bu durum, İnegöl'ün idari olarak Bilecik'e bağlı olmasına rağmen Bursa'nın arka bahçesi olarak değerlendirilmiş olmasından kaynaklanmıştır.

Bu tesbiti yapmamızın sebebi, Bursa'nın işgali öncesinde İttihat ve Terakki Komitesi'nin farklı kanatlarına mensup olsalar da İstanbul Hükumeti'nce Bursa Valiliği'ne atanmış olan Gümülcineli İsmail Bey, Nemrut Mustafa Paşa ve Bekir Hazım Bey gibi Bursa valileri, yapmış oldukları tutarsız ve dengesiz uygulamalar ile Bursa'da yaşanan sosyal ve ekonomik hayatı olumsuz yönde derinden etkilemişlerdir.

Hiç şüphesiz bu olumsuz ortam, aynen İnegöl'e de yansımıştır. Tarihi kayıtlara "İnegöl Olayları" şeklinde geçen ve İnegöl yerel yönetimi ile Abaza İzzet Bey Çetesi arasında vuku bulan ve 60 kişinin ölümüne sebep olan o talihsiz olay da -altını çizerek bir daha ifade edelim ki- Bursa yöresinde görülen o bunalım ve o gerilimin, maalesef aynen İnegöl coğrafyasına bir yansımas olsa gerektir.

Harputlu Avni Bey'in, 90 kişiden oluşan yetersiz bir müfreze birliği ile -o yıllara göreBursa'nın İnegöl girişinde yer alan Gazhane civarında Yunan ordu birliklerine karşı çıkmış olması son derece manidardır

RECEP AKAKUŞ HOCANIN ESERİNDEN

DÜZENLEYİP YAYINA HAZIRLAYAN

AYHAN BAYRAKTAR