"Nihayet emrimiz gelip de sular coşup yükselmeye başlayınca Nuh'a dedik ki: «Canlı çeşitlerinin her birinden birer çift ile boğulacağına dair aleyhinde söz geçmiş olanlar dışında aileni ve iman edenleri gemiye yükle!» Zaten onunla beraber pek azı iman etmişti." (HUD 40)

HZ.NUH VE TUFAN: Hz.Nuh'un Tufan hikayesini, bütün dünya biliyor. Hikaye deyimi ile "yaşanmış olabilir, yaşanabilir" bir olay anlaşılmasın. Hz.Nuh ve gemisi gerçek bir hayat hikayesidir. Bu konuda yalan yanlış bilgilerin yer aldığı ehl-i kitap ve edebiyat kaynakları bizim için ölçü olamaz. Bizim en sağlam ve bir numaralı kaynağımız K.Kerim'dir. Başka bir delile de ihtiyaç yoktur. Hz.Nuh ve Tufan olayı K.Kerim'de geçen, geçmişte yaşanmış tarihi bir olaydır. K.Kerim haber verdiği için bu kesin bir bilgidir. Bunda şüphe olmaz.

Tufan kavramı sözlükte; "şiddetli yağmur, su baskını, her yeri kaplayan su" anlamına geliyor.[1] Nuh Tufan'ının bütün dünyayı kapsayıp kapsamadığı tartışma konusu olmuştur. Biz Nuh tufanının belirli bir bölgeyi değil tüm dünyayı kapsadığı görüşünü tercih etmekteyiz. Eğer Tufan sadece Hz.Nuh'un şehrini kapsasa idi gemiye ihtiyaç duyulmazdı. Hz.Nuh, kavmi azaba uğrayan diğer peygamberler gibi inananları yanına alıp o zalim şehri terk edip hicret ederdi.

Tufanın sadece Hz.Nuh'un kavminin yaşadığı bölgeyi kapsadığını iddia edenler, tufanın tüm dünyayı kapsamasının ilahi adalete ters düşeceğini söylemişlerdir. Halbuki Tufan, Hz.Nuh'un inanmayan kavmi için azap iken dünyanın diğer bölgeleri için afet olmuştur. Tufan vb bir afetin herkes için ilahi bir ceza olduğunu söylemek yanlış olur.

Resulullah Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurmaktadır: "Allah bir topluluğa azap indirdiği zaman, o topluluğun içinde bulunan herkese isabet eder. Sonra kıyamet gününde herkes niyetlerine göre diriltilirler."[2]

HZ.NUH'UN GEMİSİ: Hz.Nuh'un gemisine çok az sayıdaki Müminler bindi. 950 sene kavmini uyardığı halde iman eden sayısı bir rivayete göre 10 idi. İbn-i Abbas (r.a) iman edenlerin toplam sayısının 80 olduğunu söyler. Bunlar arasında Hz. Nuh'un Müslüman olan eşiyle, yine iman eden çocukları Sam, Ham ve Yasef'in de olduğu kaynaklarda yer almaktadır.[3] Gemiye binmeyen kafirler arasında, Hz.Nuh'un iman etmeyen oğlu Kenan ve karısı Vaile de vardı.[4]

Hz.Nuh (a.s) Allah'ın emri ile gemiye, çevredeki hayvanlardan birer çift de aldı. Yine Hz.Nuh'un, bitki tohumlarından da gemiye depoladığı rivayetler arasında vardır. Rasulullah Efendimiz (sav) şöyle buyurmaktadır: "Nuh gemiye beraberinde bütün ağaçlardan almıştı. Acve denilen hurma ağacı da cennet ağaçlarından olup, gemide Nuh ile birlikte idi."[5]

K.Kerim'in verdiği bilgilerden anlıyoruz ki; Hz.Nuh'un gemisi hem insanların hem de hayvanların barınabileceği bir yapıya sahipti. Farklı canlı türleri için bölümleri vardı. Hz.Nuh'un gemisi insan neslini koruduğu gibi hayvan neslini de korumuştur. Günümüze ulaşan hayvan neslinin ataları, Tufanda Hz.Nuh'un gemisi ile taşınmıştır. Bu nokta, hayvan sevgisi ve hayvan neslinin yaşatılması açısından önemli bir noktadır. (YARIN DEVAM EDECEK İNŞALLAH!)


[1] TDK Sözlük, tufan

[2] Buhari, Büyu` 49; Hac 49/Müslim, Fiten 4-8. /Tirmizi, Fiten 21/ Nesai, Menasik 112/ İbni Mace, Fiten 30

[3] Ebu Cafer Muhammed b. Cerir et-Taberi, Taberi Tefsiri

[4] Muhammed Ali Es-Sabuni, Safvetü't-Tefasir

[5] İmam Kurtubi, el-Camiuli-Ahkami'l-Kur'an