AKSUNGUR / SUNGUR PAŞA VE İNEGÖL: Hüdavendigar Sultan I. Murad devrine gelindiğinde, İnegöl coğrafyasına Kızıl Deli Murad oğlu Aksungur gölgesinin düştüğüne şahid olmaktayız. Bu zat, günümüzde İnegöl İlçesi'ne bağlı köylerden birinin adı olan "Sungur Paşa" olarak şöhret bulmuştur.

Bunun aslı, "Aksungur" dur; Türkçe anlamı da "Ak Doğan"dır. Bu zat, Orhan Gazi ve Hüdavendigar Sultan I. Murad devrinde Bursa Bey Sarayı'nda en yetkili kişidir. Güncel ifadesi ile reisicumhur genel sekreteridir.

Günümüzde "Çavuş Köy" adıyla anılan yerleşim alanı, ilk önce, Aksungur'un babası Kızıl Deli Murad'a dirlik olarak verilmiştir. Bunun için iki parçadan oluşan bu köy, "Hüdavendigar Livası Tahrir Defterleri" adlı kaynak eserde "Kızıl Karyesi" olarak tescil olunmuştur. Daha sonraki yıllarda "Kızıl Karyesi", Bursa Bey Sarayı çavuşlarından Dura Çavuş'a, Mustafa ve Ahmet çavuşlara -dirlik olarak- tahsis olunduğu için köyün" Kızıl" olan adı, "Çavuş" adıyla değiştirilmiştir.

Aksungur, Orhan Gazi (1326-1361) devrinde ve 1358 yılında bağımsız bir topluluk halinde yaşamakta olan "Ankara Ahileri"nin ilk defa, Osmanlı Devleti'ne bağlanmasını sağlamıştır. Ancak Orhan Gazi'nin vefatı üzerine Ankara Ahileri, Osmanlı Devleti ile yollarını ayırmışlardır.

Hüdavendigar Sultan I. Murad, "Ahi Reisi" sıfatıyla Ankara Ahileri üzerine düzenlediği ikinci bir askeri harekat sonrasında Ankara Ahilerini Osmanlı Devleti'ne ikinci defa bağlamıştır. Birinci askeri harekatta olduğu gibi bu ikinci askeri harekatta da Bursa Bey Saray Nazırı Ak sungur'un önemli hizmetleri olmuştur.

AHİ DAĞI İSMİ NEREDEN GELİYOR?

Ankara Ahilerine karşı yapılan bu ikinci askeri harekat - İnegöl coğrafyası açısından- bazı somut neticeler doğurmuştur. Şöyle ki: Sefer dönüşünde Aksungur, Ankara çevresinde, Haymana ve Eskişehir civarında yaşayan Ahi geleneği'ne bağlı topluluklardan bir bölümünü İnegöl coğrafyasına intikal ettirerek onları, "Cebel-i Ermeniye" veya "Cebel-i Kırş" adı verilen sıradağların bulunduğu araziye iskan eylemiştir.

Söz konusu dağ silsilesinin doğu ucunda Ermeni Pazarı/Pazaryeri ilçesi bulunurken batı ucunda da Kestel/Ahi karyesi yer almıştır. Yapılan iskan sonrasında bu sıradağlar, "Ahi Dağı" adını almıştır.

Ankara fatihi olarak da anılan Aksungur'a: "Eşkincilü mülk" olarak Koçi Karyesi/Sungur Paşa Köyü tahsis olunmuştur. Aksungur, kendisine eşkincilü mülk" olarak tahsis edilen bu köyde kervansaray, mescid ve bir de türbe inşa ettirmiştir.

Kırşehir merkezli "Babi" ve "Ahi" gelenekleri, bu dönemde Doğu-batı istik?metinde İnegöl coğrafyasını aşarak Bursa merkezine doğru ilerlemiştir. Turgut Alp ve oğlu İlyas Bey, Babi Geleneği'nin temsilcisi Geyikli Baba'nın yanında yer alırken Aksungur ve Bursa Bey Sarayı çavuşları, Ahiliğin temsilcisi olan Akbıyık Sultan Ahmed Şemseddin Efendi'nin yakınında yer almışlardır.

RECEP AKAKUŞ HOCANIN ESERİNDEN

DÜZENLEYİP YAYINA HAZIRLAYAN

AYHAN BAYRAKTAR