Muhterem Müslümanlar!

Gençlik, insan ömrünün baharıdır. Hayallerin ve fikirlerin yeşerip geliştiği, güç ve heyecanın zirvede olduğu dönemdir. Gençlik iyi değerlendirildiğinde kişiye dünya ve ahiret saadetini kazandıracak, aksi halde ise pişmanlıkla anılan yıllara dönüşecektir. Nitekim Peygamberimiz (s.a.s) "İhtiyarlık gelmeden önce gençliğin kıymetini bilin!"[i] uyarısında bulunur. Sevgili Peygamberimizin müjdesine göre, Allah'a kulluk bilinciyle yetişen genç, dehşetli kıyamet gününde arşın gölgesi altında korunacaktır.[ii]

Sevgili Genç Kardeşim!

Sen, şimdi hayatının en kıymetli anındasın. Aziz milletimizin ve insanlığın umudusun. Zira sen, Hz. İbrahim'in tevhid mücadelesini, Hz. İsmail'in teslimiyetini, Hz. Yusuf'un onurunu, Ashab-ı Kehf'in samimiyetini ve Hz. Muhammed Mustafa'nın (s.a.s) hak davasını kuşandığı çağdasın. Hz. Asiye'nin imanını, Hz. Meryem'in ahlakını, Hz. Hatice'nin cesaretini, Hz. Aişe'nin ilim aşkını gönlüne nakşedecek yaştasın.

Genç Kardeşim!

Sen, bu topraklarda imanından aldığın güç ve vatanına olan sevdan ile yürüdüğünde, Malazgirt'te Anadolu'nun kapılarını İslam'a açtın. İstanbul'u fethedip Resul-i Ekrem'in muştusuna nail oldun. Çanakkale'yi geçilmez kılıp İstiklal mücadelesinde


[i] Hakim, Müstedrek, IV, 341.

[ii] Buhari, Ezan, 36.