Orman Genel Müdürlüğü, son günlerde sosyal medyada yayılan "yine mi çam dikiliyor?" eleştirilerine yanıt vererek, ağaçlandırma politikalarının bilimsel temellere dayandığını açıkladı. 28 Temmuz 2025 tarihinde yapılan resmi paylaşımda, Türkiye ormanlarının tür çeşitliliği, yangına dirençli orman projeleri ve çam ağacının ekolojik önemi detaylı verilerle açıklandı. Yetkililer, “çamların Marshall yardımıyla geldiği” iddiasının da bilimsel kanıtlarla gerçek dışı olduğunu vurguladı. Açıklamalar, sosyal medya kullanıcılarının merak ettiği birçok soruya net cevaplar içeriyor.

Yalnızca Çam mı Dikiliyor?
Orman Genel Müdürlüğü, Türkiye’deki ormanların sadece çam ağaçlarından oluşmadığını belirtti. Açıklamaya göre ormanlarımızın yaklaşık %30’u meşe, %23’ü kızılçam, %17’si karaçam, %7’si sarıçam, kalan %23’lük kısmı ise ladin, sedir, kestane, gürgen ve kızılağaç gibi onlarca farklı türden oluşuyor. Bu çeşitlilik, doğal yayılım dikkate alınarak yapılan ağaçlandırma projeleri sayesinde korunuyor. Sosyal medyada sıkça dile getirilen “sadece çam dikiliyor” söylemi, bilimsel verilere göre gerçeği yansıtmıyor.

YARDOP ile Yangına Dirençli Ormanlar Kuruluyor
Genel Müdürlük, YARDOP (Yangına Dirençli Ormanlar Projesi) kapsamında, her bölgenin iklim, toprak, rakım ve güneşlenme durumuna uygun ağaç türleriyle yeniden ağaçlandırma yapıldığını belirtti. Her bölgeye aynı ağacı dikmenin mümkün olmadığını vurgulayan yetkililer, “her yere her ağaç yetişir” anlayışının bilim dışı olduğunu ifade etti. Bu kapsamda yürütülen projeler, doğayla uyumlu ve sürdürülebilir orman yapılarının oluşmasına katkı sağlıyor.

Çam Ağaçlarının Tercih Edilme Nedenleri
Çam ağaçlarının ülkemizde yaygın olarak kullanılmasının ardında pek çok ekolojik ve yapısal neden bulunuyor. Kızılçam başta olmak üzere bazı çam türleri, yangından sonra kozalaklarını açarak toprağa tohum bırakıyor ve böylece doğal olarak yeniden yeşeriyor. Çam türleri ayrıca az suya ihtiyaç duyuyor, yüksek rakımlarda dahi yetişebiliyor ve yangın sonrası kendini yenileme kapasitesiyle öne çıkıyor. Özellikle Akdeniz iklimine uygun olan kızılçam, binlerce yıldır bu coğrafyanın doğal parçası.

“Marshall Yardımıyla Geldi” İddiası Bilim Dışı
Sosyal medyada sıkça dile getirilen “çamlar Marshall yardımıyla geldi” iddiası da Orman Genel Müdürlüğü tarafından yalanlandı. Anadolu'da bulunan 20 milyon yıllık çam fosilleri ve literatürde yer alan “Turkish Red Pine” (Kızılçam) terimi, bu ağaç türlerinin ülkemize özgü ve tarihsel olarak yerli olduğunu kanıtlıyor. Açıklamada, bu tür söylemlerin bilimsel gerçeklikten uzak ve yanıltıcı olduğuna dikkat çekildi.

Zeytin ve Badem Orman Olur mu?
Vatandaşların “neden zeytin ya da badem ağacı dikilmiyor” sorusuna da açıklık getirildi. Orman Genel Müdürlüğü, bu türlerin orman oluşturmak için uygun olmadığını belirtti. Zeytin ve badem gibi meyveli ağaçlar sulama ve gübreleme gerektiriyor, yangına karşı dayanıksızlar ve sık dikilmedikleri için erozyon önleme gibi orman işlevlerini yerine getiremiyorlar. Ayrıca bu türlerin oksijen üretimi ve karbon tutma kapasitesi, orman ağaçlarına göre oldukça düşük.





