İslam dininin en çok önem verdiği konulardan birisi de infak etmektir.İnfak demek; Allah?ın rızasını kazanmak amacıyla kişinin kendi malından/parasından harcama yapması ve ihtiyaç sahiplerine her türlü yardımda bulunmasıdır.Bu yardım ,gerek akrabalardan ve gerekse diğer insanlardan yoksul ve muhtaçlara para veya maişet yardımı yapıp,onların geçimine katkıda bulunmaktır.Kur?an-ı Kerim?de infak ile ilgili bir çok ayet vardır.Bakara suresinin hemen ilk ayetlerinde şöyle buyurulur: ? Onlar gaybe inanırlar, namazı dosdoğru kılarlar, kendilerine rızık olarak verdiğimizden de Allah yolunda harcarlar(infak ederler).?(Bakara-3)

İslam dinin de infakın farz olanına ZEKAT denir. Zekatın ne olduğunu, ölçülerinin nasıl olduğunu hepimiz biliyoruz.Ancak şunu ifade etmek gerekir ki zekattaki ?kırkta bir? ölçüsü en az olan limittir.Yani müslümanların durumu iyi ise isterse malının otuzda birini,isterse yirmide birini, isterse onda birini şeklinde de zekat olarak verebilir.Müslüman bilir ki Allah yolunda ki harcama malı azaltmaz bilakis artırır.Yani zekatımızın kırkta birini verirken elimizde 39 kalmaz.Bilakis 390 ve daha fazlası kalır.Çünkü bereket dediğimiz olay zahiri rakamlarla ölçülemez.Bu konuda yüce Allah şöyle buyuruyor: ?Mallarını Allah yolunda harcayanların durumu, yedi başak bitiren ve her başakta yüz tane bulunan bir tohum gibidir. Allah dilediğine kat kat verir. Allah lütfu geniş olandır, hakkıyla bilendir.?(Bakara-261)

İnfakın diğer çeşidine de SADAKA denir. Sadaka doğruluk yani sadakattan gelir.Müslüman kendisine verilen nimete sadakat göstermiş,elindeki mal ve mülke ihanet etmemiş,üzerine düşen görevini yerine getirmiş demektir. Sadakanın zamanı ve ölçüsü yoktur. İstediğiniz zaman, istediğiniz miktar da sadaka verebilirsiniz.Ayrıca sadaka vermek için zengin olma şartı da yoktur.Cebinizde ki bir liranın hepsini veya 50 kuruşunu sadaka olarak verebilirsiniz.Yapacağınız para yardımı,yiyecek,giyecek,yakacak ,barınma v.b. her türlü yardım sadakadır.Hatta sadakanın alanı o kadar genişletilmiş ki güler yüz bile sadakadan sayılmıştır.

Müslüman şunu iyi bilir ki mülkün gerçek sahibi Allah?tır.Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: ?De ki: ?Ey mülkün sahibi olan Allah?ım Sen mülkü dilediğine verirsin. Dilediğinden de mülkü çeker alırsın. Dilediğini aziz edersin, dilediğini zelil edersin. Hayır senin elindedir. Şüphesiz sen her şeye hakkıyla gücü yetensin.?(Al-i İran-26).İnsan dünya hayatında mal ve mülk ile tabiri caiz ise arkadaşlık yapar,ölünce bu arkadaşlık biter,çünkü mal ve mülk dünyada kalır.Yunus Emre hazretlerinin dediği gibi.?Mal sahibi, mülk sahibi Hani bunun ilk sahibi? Mal da yalan mülk de yalan ,Var birazda sen oyalan?. Bir çocuk parkını düşünün. Birkaç çocuk gelir sallanır,oynar ve gider.Sonra diğer bir kaçı gelir sallanır ve gider.Akşam olunca çocuklar eve giderler,çocuk parkındaki oyuncaklar ve salıncaklar orada kalır.Hayatımız aynen bunun gibidir.Sırası gelen gidiyor ve belkide yemeğe bile kıyamadığı malını mülkünü bırakıyor.

İslam dini mal,mülk edinmeye karşı değildir.Tam tersine ?Veren el alan elden üstündür? prensibini ortaya koymuştur.İslamın 5 şartından 2 tanesi olan Hac ve Zekat parayla olan ibadetlerdir.Böyle bir din mala mülke ve paraya karşı olabilir mi?Ancak şu var ki dinimiz bizden şunlara dikkat etmemizi istemektedir:

1-,Bunun şükrünü yerine getirmemiz isteniyor.Bu konuda Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor:? Hani Rabbiniz size: ?Andolsun, eğer şükrederseniz elbette size nimetimi artırırım. Eğer nankörlük ederseniz hiç şüphesiz azabım çok şiddetlidir diye bildirmişti?.(İbrahim-7) 2-Yüce Rabbimiz malımızda fakirin hakkı olduğunu bize hatırlatmaktadır: ?Mallarında (yardım) isteyen ve (iffetinden dolayı isteyemeyip) mahrum olanlar için bir hak vardır.?(Zariyat-19),?

3-Karun gibi nankör olmamamız istenmektedir:? Şüphesiz Kârûn, Mûsâ?nın kavmindendi. Onlara karşı azgınlık etti. Biz ona, anahtarlarını (bile taşımak) güçlü bir topluluğa ağır gelecek hazineler verdik. Hani, kavmi kendisine şöyle demişti: ?Böbürlenme Çünkü Allah böbürlenip şımaranları sevmez.?Kasas-76)

4-Fakire yardım ederken onun gururunu incitmemek ve minnet etmememiz istenmektedir: ?Mallarını Allah yolunda harcayan, sonra da harcadıklarının peşinden (bunları) başa kakmayan ve gönül incitmeyenlerin, Rab?leri katında mükafatları vardır. Onlar için korku yoktur. Onlar üzülmeyeceklerdir de?(Bakara-262).

5-Sadece bolluk zamanın da değil darlık zamanında da infak etmemiz istenmektedir:Onlar bollukta ve darlıkta Allah yolunda harcayanlar, öfkelerini yenenler, insanları affedenlerdir. Allah iyilik edenleri sever.(Al-i İmran-134)

Konumuzu büyüklerimizi sözleriyle bitirelim:?Paranızı cebinize koyun kalbinize koymayın?,?Servete sahip olun, ait olmayın?,? Ya Rab Elimiz de çok eyle gönlümüz de yok eyle?,El karda , gönül Yar da olmalı?.

Unutmadan sorayım.Sahi siz, elini cebine atanlardan mısınız,yoksa elindekini cebine atanlardan mısınız?