Şehrimin göğsünde keskin bir ağrı
Sokaklarda, sensizliğe başkaldıran bir garip çağrı
Kaldırımlar hasretinden kırgın
Bitecek mi sandın, kalpteki bu acayip yangın?
Ey yokluğu ile iri gövdemi dağıtan vefasız!
Ümitle sardığım gecelerim, sensiz yorgun ve ıssız
Niçin uzak diyarların ellerinden tuttun?
Bana verdiğin sözleri hangi vicdanla unuttun?
Ya senin olurum ya kara toprağın diye söz vermiştin sen
Oysa yeşil gözlerine tutunarak yaşayacaktım ben
Hiç anlayamadım ki nasılda hızla aktı?
Zaman üstüme koca bir sevda bıraktı
Avucumun tam ortasında keskin bir ağrı
Şakaklarımda ihanete başkaldıran bir garip çağrı
Sözlerim gidişinden yorgun
Bitecek mi sandın, kalpteki bu acayip vurgun?
Ey sadakatsizliği ile hayallerimi dağıtan vefasız!
Heyecanla pakladığım günlerim sensiz durgun ve ıssız
Niçin uzak diyarlar için sevdamı yaktın?
Yanan kalbimi hangi vicdanla uçurumlara attın?
Gökyüzündeki yeşil pencerelerden bakmıştın ya sen
Oysa yeşil gözlerine bakarak nefes alacaktım ben
Hiç göremedim ki sarı saçlarına kimler çiçekler taktı?
Kader üstüme ağır bir sevda bıraktı
Güneşin gözlerinde keskin bir ağrı
Şafaklarda, sensizliğe başkaldıran bir garip çağrı
Yağmurlar hasretinden ılık
Bitecek mi sandın, kalpteki bu acayip yalnızlık?
Ey umarsızlığı ile ak geleceğimi dağıtan vefasız!
Sevgimle yıkadığım varlığım sensiz sönük ve ıssız
Niçin uzak diyarlara baharlarımı aldın götürdün?
İçimdeki delikanlı gençliğimi hangi vicdanla söndürdün?
Yüreğime işleyerek güven vermiştin ya sen
Oysa yeşil gözlerine sarılarak yatacaktım ben
Hiç yürüyemedim ki yollarına kimler karanfiller saçtı?
Geceler üstüme kara bir sevda bıraktı.
