Kocaeli'nin Gebze ilçesinde yaşayan Dursun Şenlik, kas hastalığı sebebiyle 24 yıldır yatağa bağımlı bir yaşam sürdürüyor. Ancak gerçek dramı, 35 yıllık eşinin sekiz ay önce evi terk etmesi ve kızlarının iletişimi kesmesiyle başladı.
Şimdi, 57 yaşındaki bu baba ve kardeşi Şükrü'nün hayat mücadelesi, toplumun aile değerleri üzerine düşünmesi gereken önemli bir konu haline geldi.
Yıllar Sonra Aile Desteğinden Yoksun
Ailesinin Gözden Çıkardığı Bir Baba
Dursun Şenlik, 24 yaşında kas hastalığına yakalandı ve zamanla yürüyemez hale geldi. Çalıştığı fabrikadan ayrılmak zorunda kalan ve sonunda yatağa bağımlı hale gelen Şenlik, uzun yıllar boyunca eşi tarafından bakıldı. Ancak eşi, Şenlik'in sağlık durumunun ağırlaşması ve psikolojik baskı altında kalarak evi terk etti. Şenlik'in iki kızı da annelerinin izinden giderek babalarıyla olan tüm iletişimi kestiler.
Kardeşin Omuzlarında Ağır Yük
Dursun Şenlik'in bakımı, erkek kardeşi Şükrü tarafından üstleniliyor. Şükrü, hem çalışıyor hem de kardeşinin tüm ihtiyaçlarıyla ilgileniyor. Durumunun zorluğuna rağmen Şükrü, abisine olan sevgi ve sorumluluk duygusuyla hareket ediyor.
Duygu dolu anlar yaşayan kardeş Şükrü Şenlik: "Abimin bir yere yerleştirilmesini istiyorum çünkü kızları ona bakmaz. Tek başıma bakıyorum ama yetişemiyorum. 2 aydır tek başıma abime bakıyorum. Çalışmak zorundayım, borcum var. İşe gidince kardeşim yalnız kalıyor, aklım onda kalıyor. Yeğenlerim babalarına bakarlarsa her zaman onlara yardımcı olurum. İnşallah gelip bakarlar, babaları sonuçta. Ben nasıl abime bakıyorsam onlarda babalarına bakabilirler. Ancak bir kurum kabul ederse de oraya verme taraftarıyım. Yeğenlerimin de sıkıntıya girmesini, huzurlarının bozulmasını istemem. 'Kızım gelin babanıza bakın. Sizi yalnız bırakmayacağım. Beraber işi yürütürüz'. Yeğenlerimi arıyorum ama telefonlarımızı açmıyorlar. 2 aydır kimsenin gelip gittiği, sorduğu yok. Tamamen ilişkilerini kestiler. Abim helallik almak için çocuklarını aradı ancak yine açmadılar" şeklinde konuştu.
"Dursun Şenlik, "Kızım babanızı unutmayın. Bir tane babanız var, 10 tane babanız yok. Bırakmayın babanızı, yuvamı yıkmayın. Gelin bana bakın. Neden telefonlarıma cevap vermiyorsunuz? Ben sizden para, mal, mülk mü istiyorum? Sadece sesinizi duymak istiyorum. Ben sizi ne zorlularla büyüttüm biliyor musunuz kızım?' Zor durumdayım" diye konuştu. " - Baba Dursun Şenlik
Toplumun Aile Değerleri Üzerine Düşündüren Durum
Bu trajik hikaye, aile bağlarının zor zamanlarda nasıl test edildiğini ve bazen ne yazık ki zayıflayabildiğini gözler önüne seriyor. Dursun Şenlik'in yaşadıkları, toplumsal dayanışma ve aile içi sorumluluklar konusunda ciddi soruları da beraberinde getiriyor.
Baba Dursun Şenlik: "Kas ve böbrek rahatsızlığım var. Kalbe giden damarlarım tıkalı, yüksek tansiyonum var. Gözlerime katarak indi. Eşim beni terk etti. Çocuklar da beni bıraktı, annelerinin peşinden gittiler. Yıllardır eşim bana bakıyordu. Psikolojisi bozulduğu için en son dayanamadı bıraktı gitti. Çocuklarda annesine uydu, beni bıraktı. Çocuklarım beni arayıp sormuyor, aradığımda da cevap vermiyorlar. Şu an kardeşim bana bakıyor. Kardeşim iş çıkışları sürekli yanıma geliyor, evini barkını unuttu, sürekli benimle ilgileniyor. Çocuklarım bana destek olsa, yanıma gelseler, yemek yapsalar yeterli. Zaten kardeşim beni diyalize götürüp getiriyor, onlara muhtaç etmiyor. Çocuklarım telefonlarıma bile bakmıyor. Haftanın 3 günü diyalize girmek zorundayım"
