İstanbul'da Aziz İhsan Aktaş suç örgütüne yönelik soruşturma kapsamında tutuklanıp etkin pişmanlık hükümleriyle tahliye edilen İSFALT Genel Müdürü Burak Korzay’ın çarpıcı savcılık ifadesi ortaya çıktı. Korzay, İBB iştiraklerinde yaşanan ödeme krizlerinden, sistem adı verilen bir yapıya rüşvet istendiği iddiasına kadar birçok dikkat çekici bilgi verdi. Özellikle “30 milyon lira gönderilmeden para ödenmez” ifadesi, kamu kaynaklarının nasıl yönlendirildiği sorularını yeniden gündeme taşıdı.
“Sisteme Para Göndermeden Ödeme Yapılmıyor” İddiası
Korzay, İSFALT’ta görev yaptığı dönemde yaşanan finansal sıkıntıları detaylı şekilde anlattı. İBB’nin her ay yaptığı nakit dağılım toplantılarında iştiraklere ayrılan payın giderek azaldığını, bunun İSFALT’ı ciddi borç batağına sürüklediğini söyledi.
Bu dönemde Aziz İhsan Aktaş’ın kendisine Ertan Yıldız’la görüşmek istediğini ilettiğini belirten Korzay, bu talebi Ertan Yıldız’a aktardığında şu cevabı aldığını iddia etti: “Sistem denilen bir yapı var. O da bu ismi bilir. Oraya 30 milyon lira göndermeden parasını ödemezler.” Korzay, bu talebe tepki gösterdiğini, Aktaş’a böyle bir parayı vermemesi gerektiğini söylediğini ifade etti.
“Kaynağı Olmadan İhaleye Çıkıyorlardı”
Burak Korzay’ın ifadesine göre, İBB ihalelere çıkarken elinde gerçek bir bütçe olmamasına rağmen ihalelere onay veriyordu. Bu onayların arkasında ise Fatih Keleş’in olduğu öne sürüldü. Korzay, Keleş’in asistanı aracılığıyla ihaleye çıkacak işlerin listesini istediğini, gizli kalması gereken bilgilere ulaşmaya çalıştığını savundu.
Ayrıca, ihalelerin kontrolü ve hızlandırılmasının “sistem” adı verilen bu yapının içinde organize edildiğini de belirtti. Korzay, Aktaş’ın 100 bin doları Baki Aydöner’e verdiğini de iddia etti. Bu paranın karşılığında ödeme süreçlerinin hızlandırılacağına inandığını söyledi.
İddialar Ciddi, Soruşturma Sürüyor
Savcılığa sunulan bu ifadelerin ardından soruşturmanın kapsamı daha da genişledi. Korzay’ın aktardığı sistematik yapı, kamu kaynaklarının nasıl yönlendirildiği ve iş dünyasına nasıl baskı kurulduğu yönünde ciddi şüpheler doğurdu. Özellikle rüşvet, ihalelerde şeffaflık eksikliği ve seçim kampanyalarına bütçe aktarımı gibi iddialar, siyasi ve hukuki yankılar doğurmaya devam ediyor.
