Genç yaşta başladığı mesleğini 76 yıldır sürdüren usta, geleneği torununa da aktarıyor.
Babasının Ardından Mesleğe Adım Attı
Rize’nin Fındıklı ilçesi Beydere Köyü'nde yaşayan Mustafa Ceyran, 15 yaşındayken babasının vefatının ardından kaşıkçılığa başladı. Babasının aletlerini devralan Ceyran, solak olan babasından kalan malzemeleri kendisine uyarlayarak işe koyuldu. O günden beri, şimşir ağacını oyarak kaşık yapmayı sürdürüyor.
“Babam ağaçtan düştü ve bir hafta sonra hayatını kaybetti. Ondan kalan aletleri kullanabilmem için sağa çevirdim ve ufak ufak öğrenmeye başladım. 15 yaşımdan beri bu mesleği yapıyorum. Eskiden günde 6-7 kaşık yapardım, ama şimdi yaş ilerledikçe günde ancak 2 tane çıkarabiliyorum.”
Şimşir Kurudu, Alternatif Ağaçlar Kullanılıyor
Ceyran, kaşıkçılığın temel malzemesi olan şimşir ağaçlarının kurumasıyla birlikte alternatif ağaç türleri üzerinde çalışmaya başladı. Gürgen, armut ve kızılağaç gibi farklı türlerle kaşık üretmeyi denedi.
“Şimşir en iyi ağaç ama artık pek bulunmuyor. Onun yerine armut ağacı kullanıyorum. Yine de köylerde el yapımı kaşıklar hala kullanılıyor, ancak şehirde insanlar daha ucuz fabrikasyon kaşıklara yöneliyor.”
Torunu Geleneği Devralıyor
Mustafa Ceyran’ın 12 yaşındaki torunu Güney Ceyran da dedesinin yanında mesleği öğreniyor. Okuldan çıkınca hemen dedesinin yanına gelen küçük Ceyran, şimdilik sadece zımpara yaparak yardım ettiğini, ancak ilerleyen yıllarda kaşıkçılığı tamamen öğrenmek istediğini söylüyor.
“Kaşık yapımını izlemeyi seviyorum. Şimdilik sadece zımpara yapıyorum ama ileride kaşığı oymayı da öğreneceğim. Kaşığı yontmak ve içini oymak zor ama gerisi kolay.”
Mustafa Ceyran, ustalıkla şekillendirdiği kaşıklarla yılların emeğini ortaya koyarken, torunu Güney de bu geleneksel zanaatı geleceğe taşımak için ilk adımlarını atıyor.
İnanç haberleri için TIKLAYINIZ!
Astroloji ve Rüya haberleri için TIKLAYINIZ!
Kadın Aile haberleri için TIKLAYINIZ!
Kültür Sanat haberleri için TIKLAYINIZ!
