Üveysilik, son dönemde sosyal medyada ve farklı mecralarda sıkça adından söz ettiren, ancak tasavvuf geleneğinde özel ve derin bir anlam taşıyan bir kavramdır.
Üveysilik, bir kişinin zahiren görmediği bir mürşidden manevi eğitim alması anlamına gelir. Ancak günümüzdeki istismarlar bu geleneği gölgelemektedir.
Peki, tasavvuftaki asıl Üveysilik ne anlama gelir ve günümüzdeki "Üveysilik Zikri" iddialarına neden dikkat etmek gerekir?

Üveysiliğin tasavvuf kültüründeki kökeni
Tasavvuf terminolojisinde Üveysilik, "bir kimsenin zâhiren (fiziksel olarak) görmediği kişi ya da kişilerden mânevî eğitim alması ve bu yolla olgunlaşması" anlamına gelen özel bir yoldur.
Bu kavramın isim babası, Hz. Peygamber (s.a.v.) döneminde Yemen'de yaşayıp Müslüman olan, ancak annesine bakmak zorunda olduğu için Efendimiz'i bizzat görme şerefine nail olamayan Veysel Karanî'dir (Üveys el-Karanî).
Tasavvuf kültüründe kabul edildiğine göre, Veysel Karanî, rüya veya diğer manevi yollarla doğrudan Hz. Peygamber tarafından irşad edilmiştir (eğitilmiş ve doğru yola yönlendirilmiştir).
Üveysilik Hakkında Önemli Tasavvufi Bilgiler:
-
Üveysî: Hayatta veya vefat etmiş bir büyüğün rûhâniyetinden istifade ederek, terbiye görerek yetişen kişiye denir. Bu, tasavvufta yüksek bir mertebe olarak kabul edilir.
-
Tasavvuf büyüklerinden bazılarının (örneğin İbrahim b. Edhem, Bâyezîd-i Bistâmî) Veysel Karanî, Hz. Hızır veya başka bir velinin ruhâniyetinden feyiz aldığı nakledilir. Bu durum, onlara Üveysî sıfatı kazandırmıştır.
-
Klasik tasavvuftaki bu özel eğitim yolu, genellikle bir mürşide (manevi rehbere) bağlı olmaksızın, Allah'ın bir lütfu olarak çok nadir ve ender kişilere nasip olan bir durumdur.
Üveysiliğin günümüzde yanlış anlaşılması
Son dönemde bazı çevreler Üveysiliği, “internet üzerinden herkese açık davet” gibi göstererek tasavvuf geleneğinde olmayan bir anlam yüklemektedir. Ancak bu durumun ne İslam geleneğinde ne de sahih kaynaklarda karşılığı vardır.
Din İşleri Yüksek Kurulu bu konuda şu açıklamayı yapmıştır: “Tasavvuf yoluna girmek için yaşayan bir mürşide tabi olmadan, vefat etmiş evliyanın ruhundan talimat alarak zikir yapılması, geleneğimizde karşılığı olmayan ve istismara açık bir husustur.”
İstismarın Temel Noktaları
Günümüzde "Üveysilik" adı altında yürütülen faaliyetlerin en büyük riskleri, vaat edilen mucizevî değişimler ve manevî makamlardır.
Bu gruplar, zikirle birlikte Hızır (a.s) ile karşılaşma, kalp gözünün açılması, özel sır ayet (İsm-i Azam) verilmesi ve hastalıkların alınması gibi garantiler vermektedirler.
Bu tür iddialar, dinî açıdan mesnetsiz olup, kişileri mevcut dinî vecibeleri (namaz, oruç gibi) ikinci plana atmaya ve sağlam dayanağı olmayan uygulamalara yönlendirmeye yol açabilir.
Üveysilik zikri diye bir uygulama yok
Müslümanlar arasında “Üveysilik zikri” diye bilinen özel bir zikir şekli bulunmamaktadır.
Zikir ve duaların kabulünde en önemli şart samimiyettir.
Kur’an ve sahih hadislerde belirlenenler dışında dua veya zikirlerin belli sayılarda yapılması gerektiğini iddia etmek doğru değildir.
Sahih üveysi zikri yapmak isteyen Kuran ve Sünnette geçen dua ve zikirleri uygulamalı.
Rüyaların dini açıdan bağlayıcılığı yok
Peygamberlerin dışındaki insanların rüyaları kesin hüküm ifade etmez. Bu nedenle, dini bir meselenin hükmü rüya ile belirlenemez. Tasavvufi makamların rüya ile elde edildiği iddiası da güvenilir kabul edilmez.
İstismara karşı dikkatli olunmalı
İslam’ı yaşamak için bir tarikata girmek veya bir şeyhe bağlanmak şart değildir. Hele ki vefat etmiş bir şeyhe bağlanmak gibi bir anlayış dinen mümkün değildir.
Veysel Karanî’nin adıyla günümüzde ortaya çıkan “Üveysilik” iddiaları, temiz dini duyguların istismarıdır. Din İşleri Yüksek Kurulu tarafından yapılan açıklamada: bu tür faaliyetlerin aldatmaca olduğu belirtilmekte ve Müslümanların dikkatli olması gerektiği vurgulanmaktadır.
Dinî Hayatımızda Dikkat Edilmesi Gerekenler
Bir Müslümanın dinî hayatını sağlıklı bir şekilde sürdürmesi, öncelikle Kur'an-ı Kerim ve Sahih Sünnet'e bağlı kalmaktan geçer.
Dinî açıdan değeri ve dayanağı olmayan, rüyalarla ya da vefat etmiş kişilerin ruhaniyetinden medet umarak manevi makamlara ulaşma iddiasındaki bu tür girişimlere karşı son derece dikkatli olmak ve bu grup veya kişilerden uzak durmak gerekir.
Samimiyet, ihlâs ve İslam'ın temel emirlerine uygunluk, manevi arayışların en doğru yoludur.
Üveysilik: Tasavvufi Mahiyeti, Tarihçesi ve Manevî Riskleri
Üveysilik kavramı ve tanımı:
-
Tanım: Üveysîlik, bir kimsenin zâhiren görmediği kişi veya kişilerden rüya gibi mânevî yollarla eğitim alması ve bu yolla oluşan tarikat anlamına gelen bir tasavvuf terimidir.
-
Köken: Kavram, Üveys el-Karanî (Veysel Karanî) Hazretleri'nden gelmektedir. O, Hz. Peygamber (s.a.v.) döneminde yaşayıp Müslüman olmasına rağmen, annesine hizmet nedeniyle Efendimiz'i bizzat görememiş, ancak rüya veya başka manevi yollarla O'ndan eğitim ve feyiz almıştır.
-
İsimlendirme: Sonraki asırlarda bu yolla eğitim ve feyiz alan kişilere Üveysî, bu metoda da Üveysîlik denilmiştir.
Üveysî Kavramının Kullanım Alanları:
-
Dört Grup: Üveysî kavramı dört farklı grup için kullanılır:
-
Hazret-i Peygamber'den (s.a.v.)
-
Üveys el-Karanî'den
-
Hızır (a.s.)'dan
-
Herhangi bir şeyhten
-
...rûhânî yolla eğitim alan kişiler.
-
Tasavvuf Tarihinde Üveysî Örnekler:
-
İlk Mutasavvıf: Tasavvuf tarihinde Üveysî olduğu söylenen ilk mutasavvıf, Hızır (a.s.)'dan veya Üveys el-Karanî'nin rûhâniyetinden feyz aldığı söylenen İbrahim bin Edhem'dir.
-
Diğer Büyük İsimler: Bâyezîd-i Bistâmî'nin Câfer es-Sâdık'tan, Ebu’l-Hasan Harakānî'nin Bâyezîd-i Bistâmî'den, Bahâeddin Nakşbend'in ise Abdülhâlık Gucdüvânî ve Hakîm Tirmizî'den Üveysî yolla eğitim aldığı kabul edilir.
Üveysî Metotta Mürşid (Yaşayan Rehber) İhtiyacı:
-
Daha Güvenilir Yol: Vefat etmiş velîlerin rûhâniyetinden rüyada feyz alan birçok sûfînin, ayrıca yaşayan bir mürşidinin (rehberinin) de olduğu görülmüştür. Bazı sûfîlere göre bu, daha güvenilir bir yoldur.
-
Rüyanın Sıhhatini Kontrol: Rüya yoluyla bilgi alan kişi, bunun sâdık (doğru) bir rüya mı, yoksa aldatmaca mı olduğunu anlamakta zorlanabilir. Yaşayan bir rehber, rüyada alınan bilginin dînin kurallarına ve tasavvufun ilkelerine uyup uymadığını test etme imkânı sunar.
-
Şeytanî Aldatmaca Riski: Şeytan veya cin, rüyada; "Ben Abdülkādir Geylânî'yim!" veya "Ben Hızır'ım!" gibi iddialarla insanları aldatabilir. Yaşayan şeyh, bu aldatmacayı tespit etme şansı verir.
-
Nakşibend'in Sözü: Hoca Bahâeddin Nakşibend Hazretleri, Üveysî yolla eğitim almaktansa yaşayan bir şeyhe bağlanmanın daha iyi ve risksiz olduğunu ifade etmek için: "Canlı bir kedi, ölü bir aslandan daha iyidir." buyurmuştur.
-
Tarihî Örnekle Onaylama: Bahâeddin Nakşibend, kendisinden bir buçuk asır önce yaşayan Abdülhâlik Gucdüvânî'den Üveysî yolla feyz almasına rağmen, hayatta olan Seyyid Emîr Külâl'e bağlanarak gerçek eğitimini onun yanında tamamlamıştır.
Rüya ve Müşâhede Konusundaki Hassasiyetler:
-
Rüyada Peygamberi Görme (Hadis): Hz. Peygamber (s.a.v.): "Beni rüyasında gören, gerçekten beni görmüştür. Çünkü şeytan benim kılığıma giremez!" buyurmuştur.
-
Rüyanın Zorluğu: Sonraki asırlarda yaşayan insanlar, Hz. Peygamber'i görmedikleri için, rüyada gördükleri şahsın O olduğuna karar vermekte zorlanabilirler. Bu noktada hilye (beden ve yüz özelliklerini anlatan hadisler) kısmen yardımcı olabilir.
-
Şeriat İle Çelişki: Sıddîk Hasan Hân Kannevcî'ye göre, rüyada görülen şahıstan Kitap ve Sünnet ile sâbit olan şerîata aykırı bir söz veya hüküm duyulursa, kişi şeytan tarafından aldatılmış demektir.
-
Rüyada Allah'ı (C.C.) Görme: Rüyada Allah'ı gördüğünü veya O'nunla konuştuğunu zanneden kişinin, vehim ve hayal endişesine düşme riski vardır.
-
Sahte Müşâhede: İsmâil Hakkı Bursevî'ye göre, bazı dervişler şeytanı Hak Teâlâ zannedebilir ve hak yolundan çıkabilir. Bu, doğru diye birçok yanlış ve bâtılı görmelerine yol açar.
-
Aldatıcı Rüya Örneği: Cüneyd-i Bağdâdî'nin müridi, sahte manzaralar ve kibirle dolmuş bir rüya döngüsüne girmiş, ancak Cüneyd'in tavsiyesiyle "Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhi’l-aliyyi’l-azîm." duasını okuyunca çevresinin çöplüğe dönüştüğünü ve aldatıldığını anlamıştır.
Üveysilik Hakkında Genel Sonuç ve Tehlikeler:
-
Riskli Yol: Tasavvuf tarihinde Üveysîlikten bahsedilse de, bunun tehlikeli ve riskli bir yol olduğu apaçık ortadadır.
-
Sapkınlık Riski: Yaşayan bir rehbere danışmayan kişiler, aldatıcı rüyalar sebebiyle kemâle ermediği halde şeyhlik, hatta daha ileri gidip Mehdîlik ve peygamberlik iddia etme gibi sapkınlıklara düşmüşlerdir.
-
İfsat Projesi: Üveysî olduğunu iddia edip, kendilerine özel bilgiler verildiğini ileri süren ve etrafına topladığı kişilerin psikolojisini bozan bu tür gruplar, yabancı ve karanlık güçlerin desteğiyle din adına bir "ifsad projesi" hâline dönüşebilmektedir.
-
Tavsiye: Bu sebeple Üveysî olduğunu iddia eden kişi ve gruplardan sakınmak en doğru yol olacaktır. ATB

İnanç haberleri için TIKLAYINIZ!
Astroloji ve Rüya haberleri için TIKLAYINIZ!
Kadın Aile haberleri için TIKLAYINIZ!
Kültür Sanat haberleri için TIKLAYINIZ!

















