Kulak akıntısı yaşayan birçok kişi, bu durumun abdesti bozup bozmadığını araştırıyor.
Diyanet İşleri Yüksek Kurulu’nun yayımladığı fetvada, akıntının şekli ve mezheplere göre hükmü net bir şekilde ortaya konuldu.

Mezheplere Göre Kulak Akıntısının Abdeste Etkisi
Hanefî Mezhebine Göre Hüküm
Hanefî mezhebine göre, kulaktan, göbekten veya gözden herhangi bir ağrı ve sızı olmaksızın gelen akıntı abdesti bozmaz. Ancak akıntı ağrı ve sızıyla birlikte geliyorsa durum değişir.
Ağrı ve sızı, vücutta bir yaranın bulunduğuna işaret sayılır. Bu durumda yaradan çıkan sıvı abdesti bozan unsurlar arasında kabul edilir.
“Ağrı, yaranın varlığına delildir. Yaradan akan sıvı da abdesti bozar.” (İbn Âbidîn, Reddü’l-muhtâr, 1/147)
Şâfiî Mezhebine Göre Hüküm
Şâfiî mezhebinde ise abdestin bozulması daha dar bir çerçevede ele alınır. Bu mezhebe göre abdest, sadece ön ve arkadan çıkan şeylerle bozulur.
Bunun dışındaki organlardan, kulak dâhil olmak üzere, gelen sıvılar abdesti bozmaz.
“Abdest, sadece ön ve arkadan çıkan şeylerle bozulur.” (Mâverdî, el-Hâvî, 1/199-200)
Kulak ve Diğer Uzuvlardan Gelen Akıntıların Abdest Durumu
Din İşleri Yüksek Kurulu’nun güncel yaklaşımları ve fıkhi kaynaklar ışığında konuyu şu şekilde maddelere ayırabiliriz:
-
Ağrısız ve Sızısız Akıntılar (Hanefî Görüşü): Eğer kulak, göbek veya gözden gelen sıvı herhangi bir ağrı, sızı veya sızlama olmadan kendiliğinden geliyorsa, bu durum Hanefî mezhebine göre abdesti bozmaz. Bu tür sıvılar (örneğin gözyaşı veya ter gibi) yara kaynaklı kabul edilmez.
-
Ağrılı ve Sızılı Akıntılar (Hanefî Görüşü): Akıntıya bir ağrı veya sızı eşlik ediyorsa, bu durum içeride bir yara veya iltihap olduğunun kanıtı sayılır. Hanefî fıkhına göre vücudun herhangi bir yerinden çıkan irin, sarı su veya kan gibi sıvılar, çıktığı yerin dışına taştığında abdesti bozar.
-
Şâfiî Mezhebi Yaklaşımı: Şâfiî mezhebine göre abdest, sadece ön ve arkadan (necis mahallerinden) çıkan şeylerle bozulur. Vücudun diğer bölgelerinden gelen kan, irin veya su gibi sıvılar miktarı ne olursa olsun abdesti bozmaz.
-
Akıntının Niteliği: Kulaktan gelen sıvı eğer "kulak kiri" niteliğinde yoğun bir kıvamdaysa bu abdesti etkilemez. Ancak akışkan, iltihabi bir durum (cerahat) söz konusuysa ve yukarıdaki ağrı şartı mevcutsa abdest tazelenmelidir.
-
Gözdeki Durum (Ek Bilgi): Gözden gelen akıntı eğer hastalıktan dolayı (çapaklanma ötesinde, iltihabi bir akıntı) ve ağrıyla geliyorsa yine Hanefîlere göre necis kabul edilir ve abdesti bozar. Normal gözyaşı ise her iki mezhepte de temizdir.
Fıkhi ve Medikal Açıdan Değerlendirme
Araştırmalar ve fıkhi şerhler (özellikle İbn Âbidîn gibi kaynaklar) şu detayları da önemle vurgular:
-
Sızıntı vs. Akıntı: Hanefî mezhebinde esas olan sıvının "çıkış noktasından taşmasıdır". Eğer sıvı sadece yüzeyde kalıyor ve yayılmıyorsa abdest bozulmuş sayılmaz.
-
İltihap Faktörü: Modern tıp açısından kulak akıntısı genellikle bir enfeksiyon (otit) belirtisidir. Fıkıhtaki "ağrı varsa bozar" kuralı, tıbbi olarak enfeksiyonun varlığına ve dolayısıyla sıvının bir "necis" (iltihap) olduğuna işaret eder.
-
Vesveseden Kaçınma: Eğer akıntının bir yaradan mı yoksa vücudun doğal bir salgısı mı olduğundan emin değilseniz ve bir ağrı hissetmiyorsanız, "aslolan temizliktir" kuralı gereği abdestin bozulmadığına hükmedilir. ATB
Özetle: Hanefî iseniz akıntıya eşlik eden bir ağrı olup olmadığına bakmalısınız. Şâfiî iseniz bu durumun abdestinize bir etkisi yoktur.

İnanç haberleri için TIKLAYINIZ!
Astroloji ve Rüya haberleri için TIKLAYINIZ!
Kadın Aile haberleri için TIKLAYINIZ!
Kültür Sanat haberleri için TIKLAYINIZ!







