Geçtiğimiz hafta sonu GençAjans yönetim kurulu başkanı Ömer Şen ve Muzaffer Mobilya Genel Müdürü Nurullah Eren ile birlikte Macahel'in ötesine geçtik.

Macahel, Türkiye ile Gürcistan sınırları arasında kalan bir bölge. Türkiye'de kalan bölümü, Artvin'in Borçka ilçesine bağlı. Gürcistan tarafında kalan tarafı Acaristan bölgesinde, Batum'a bağlı. Uzun bir vadi burası. Hikayesi de uzun buranın.

Macahel'in ötesine geçmek için uçak yolculuğunu tercih ettik. Yenişehir'den Batum'a direk uçak yok. Ancak Trabzon'a uçabiliyorsunuz.

Yenişehir Havalimanına gitmek için Alanyurt tarafındaki eski yolu tercih etmedik. Umarım İnegöl- Yenişehir arasındaki yol en kısa sürede tamamlanır, havalimanına daha kısa ve kolay ulaşım sağlanır.

Biz Kuzey yolunu değil, Batı yolunu tercih ettik. Bursa tarafından, Turan Köy kavşağından daha kolay ve kısa sürede vardık havalimanına.

Yenişehir Havalimanı, Bursa ve İnegöl için büyük bir nimet. Şu an için seferler yeterli olmasa da; Ankara, Trabzon, Erzurum, Diyarbakır ve Muş gibi vilayetlerimize uçuş imkanı var.

Adının Yenişehir olmasına bakmayın. Adı Bursa Havalimanı da olabilir. İnegöl Havalimanı da olabilir. İnanın İnegöl Ovası'nda olması çok bir şey fark ettirmeyecekti. Burası bizim havalimanımız. 15-20 dakika uzağımızda bulunuyor.

Sadece İnegöl açısından bile baktığımızda; Kültürel bağlarımız ve Ekonomik faaliyetlerimiz, özellikle de mobilyamız için Yenişehir Havalimanın daha etkin ve geniş uçuş ağına sahip olması önemli.

Umre-Hac yolculukları, yurt dışı fuar gezileri haricinde de buranın uluslararası hava trafiği tarifelerinde yer almasını umuyoruz.

Velhasıl Macahel'in ötesine yolculuğumuz Yenişehir Havalimanı'ndan başladı. Ankara aktarmalı gitmek, üstelik Trabzon uçağının Ankara'dan gecikmeli olarak kalkması biraz can sıksa da güzel bir yolculuk sonrasında vardık Trabzon'a.

Maçahel'in ötesindeki dostlar karşıladı bizi Trabzon'da. Ta Batum'dan çıkıp bizi almaya gelmişlerdi. Trabzon-Of'un damadı olan Nurullah Eren, ailesi ile yıllık iznini Karadeniz turu ile değerlendiriyordu. O da Trabzon'dan dahil oldu kafilemize.

Kısa bir Trabzon ve Rize molalarından sonra vardık Sarp sınır kapısına. Sarp Sınır Kapısı, Karadeniz kıyısında, Türkiye ile Gürcistan arasındaki sınır kapısı. Adını, Sarp Köyü'nden alıyor... Gürcistan tarafında kalan bölümünün adı ise Sarpi... Bu sınır kapısı, 1988 yılında açılmış. Hopa ilçesinin 15 km doğusunda yer alıyor.

10 Aralık 2011'den beri Türk ve Gürcistan vatandaşları, pasaporta ihtiyaç duymadan sadece nüfus cüzdanı ile Türkiye ve Gürcistan arasında geçiş yapabiliyor. Bunu bilmenin rahatlığı ile geldik kapıya.

Gümrükten geçebilmek için görevliye uzattım nüfus kağıdımı... Görevli polis, Vatandaşlık numaramı sisteme girdi. Bir bana bir bilgisayara baktı. Ve dedi ki; "Siz geçemezsiniz." Onca yolu gelmişim. Sınırdan çevriliyorum. Geçişim yasak. Başımdan kaynar sular döküldü o an.

Bu yasağın sebebini ve sonuçlarını yarın paylaşayım olur mu? (DEVAMI YARIN)