Çarşamba günü Belediye Başkanı Alinur Aktaş'ın 13. yıl değerlendirme toplantısındaydık.

İnegöl basını bir yana; Bursa basınının Televizyon programcısı, gazeteci ve köşe yazarı olarak bu kadar yoğun katılım gösterdiği bir başka program hatırlamıyorum İnegöl'de. Belediye Halkla İlişkiler bu noktada dersine iyi çalışmış.

Belediye Başkanı Alinur Aktaş'ın 13 yılını değerlendirme toplantısında izletilen sinevizyondan sahne arkası tasarıma kadar her şey özenle hazırlanmış.

13.yıl için belirlenen slogan 'İnegöl iyi gidiyor'du. Biraz MODEF'in 'İnegöl iyi gelecek' sloganından esinlenmiş gibi...

Aktaş'ın 13 yılına, konuşmasına, projelerine değinmeyeceğim. Bursa basınının meraklı sorularının arasında Büyükşehir ile ilgili olumlu giden havadan rahatsızlığımı dile getirdiğim kısma geleyim ben.

Büyükşehir'den rahatsızım. Bunu her platformda köşe yazısı, sosyal medya ne olursa dile getiriyorum. Dile getirmeye de devam edeceğim.

Bir gün Recep Altepe basın mensuplarını da toplar bize söz hakkı verirse İnegöl'ün bütün sıkıntılarını bire bir ifade edeceğim.

13.yıl toplantısı öyle bir noktaya geldi ki; zannedersiniz Recep Altepe, İnegöl'e hizmet yağdırıyor. İnegöl'le yatıyor, İnegöl'le kalkıyor.

Büyükşehir'in maddi anlamda sıkıntısı ortadayken; üzerine vazife değilken, Spor Bakanlığı'nın yapma şansı varken, Büyükşehir Stadı'nı senin benim paramla milyonlarca liraya yaparken, Beylik Hanı'nı üzerinden yıllar geçmesine rağmen bitiremezken; İnegöl'e hizmet yağdı reklamı verip; iki kilometre asfalt döktüğü yere çekirdek kurutma alanı kazandırdık derken; kampüsün asfalt ve çevre düzenlemesini yapıp, bilboardlarında sanki kampüsü yapmış gibi reklam verirken; Recep Bey, kusura kalmayın da bu kadar övgüyü hak etmemişti ve birinin o kuyuya taş atması gerekirdi.

Bursa basını belki benim söylediklerimi yazmazdı ama hiç olmazsa İnegöl Recep Altepe'den çok memnun diye de akıllarında bir düşünce olmaması için alıp mikrofonu iki kelam da etmeyi düşündüm.

Söylediklerim Başkan Aktaş'ın hoşuna gitmemiş olabilir. Oradaki AK Partililer de rahatsızlık duyabilir. Ben ona takılmam.

Mehmet Akif'in 'Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum? Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boyunum' dizelerinde ifade ettiği gibi sert yanımızı da gösterelim dedik.

Önce Altepe'nin Başkan Aktaş'ın anlattığı gibi İnegöl'de çok sevilen bir tarafı olmadığını, İnegöllülerin 2019 yılında Altepe'nin gitmesini dört gözle beklediklerini aktardım. O havayı dağıtmış olmanın mutluluğuyla İnegöl'ün trafik sorunuyla ilgili sorumu da sordum.

Ben siyasetçi değilim. Siyasetten de hiç haz etmem. Siyasete girmeyi hiç düşünmedim, Allah da nasip etmesin. Siyaseten bir şeyler konuşulabilir, siyaseten cümleler farklı seçilebilir. Ama ben amiyane tabirle bodoslama lafımı ortaya koyarım. Bundan memnun mu olur, canı mı sıkılır ilgilenmem.

İnegöl'ün 3 yılda emeğini, parasını sömüren bir zihniyetin, iki asfalt dökmesini büyük iş yapmış gibi her yere reklam eden, 3 yılda %400 su zammıyla Uludağ'ın eteklerinde yaşayan bizlere Türkiye'nin en pahalı sularını içiren, belediye bütçesini yönetmeyi bilmeyen birine iyi de diyemem.

2019 yılından itibaren Türkiye yeni bir döneme geçecek. Tayyip Erdoğan'dan isteğimiz bu değişim ve gelişimi Bursa'da da yapması...