Toplumun çare bekleyen sorunlarını karanlık olarak kabul edersek,o karanlıkta topluma yol gösteren insanlara 'aydın' diyebiliriz.

Yani aydın demek topuma ışık olan demektir ki,bu anlamıyla bir toplum için çok önemlidir aydınlar.Peki, toplumun yolunu aydınlatması gereken aydınlarımızın genel hali nasıldır?

İstisnalar hariç,yaklaşık 200 yıldır,bizim toplumumuzdaki aydın tipi aydınlıktan çok karanlık üretmiş,bu haliylede bırakın topluma öncü olmayı,toplumun ilerlemesini engelleyen el freni olmuşlardır.Çünkü bizdeki aydın geçinenlerin genel özellikleri şöyledir:

-Topum diye bir dertleri yoktur,toplumun ne halde olduğundan haberleri bile yoktur.

-Özgün,bu topluma ilaç olacak,bu toplumun gerçekleriyle örtüşen fikirleri yoktur.Batılı aydınların fikirlerini 'kopyala- yapıştır' misali aynen almışlar,asla sorgulamamışlardır.

-Dünyaya ve ülkemize bakış açıları tamamen batılılar gibidir.Batı söyler onlar burdan tekrar eder:"PKK'ya vurmayın,FETÖ'ye dokunmayın,ne işiniz var Suriye'de,ne işiniz var Libya'da,ne işiniz var uzayda,siz barbar milletsiniz,..."v.b. (Anadolu'da,"okumuşsun ama adam olamamışsın"derler. Tam bizdeki aydın geçinenleri ifade eden bir söz)

-Milletimizin inancına ve kültürüne yabancılaşmışlardır.Hal böyle olunca,milletten kopmuşlardır.

-Batının üç beş cicili bicili kavramını kutsallaştırırken,aynı batılıların sömürgeci,katliamcı yönlerini görmezden gelmişlerdir.Yani batıya,batılı hayat tarzına sırılsıklam aşıktırlar.Bunun neticesinde,örneğin son dönem Osmanlı aydını batıya koşulsuz yanaşmış,onların devleti parçalama amaçlarını görememiştir.

-Batıya aşkın neticesi olarak büyük bir aşağılık kompleksi hastalığına yakalanmışlardır.Kendilerine de,milletlerine veya devletlerine de zerrece güvenleri yoktur.'Aman batılılar neden der' şeklindeki aydın yaklaşımı,bu aşağılık kompleksinin yansımasıdır.

-Batıyla yaşadığımız sorunlarda,bizden yana tavır almazlar,hep batıyı haklı görürler.Yani gönüllü batı mandacılarıdırlar.

-Batılılar gibi yaşamamız gerektiğini ısrarla savunurlar.Osmanlı'nın son dönem aydın(!)larından biri olan Abdullah Cevdet şunu önermişti: "Avrupa'dan DAMIZLIK ERKEK getirmeliyiz ki çocuklarımız çağdaş ve güçlü olsun...! "Teklife bakar mısınız?Bunu söyleyebilen bir ruh haline aydın mı denir aptal mı?

-Bizim aydınımız için çağdaşlık demek,batılı yaşam tarzı demektir,ve bu hayat tarzını iki şeyle özetlerler: içki ve mini etek. Bilim,teknoloji,ilerleme,kakınma gibi şeyleri çağdaşlık kapsamında görmezler... (YARIN DEVAM EDECEK)