Alemlerin Rabbi olan Yüce Allah'a hamd-u senalar, O'nun kutlu nebisine verdiği nimetler ve faziletler adedince salat selam olsun

Sabah işe giderken otobüs duraklarında bekleyen öğrencileri, gençleri görüyorum. Çoğunun elinde akıllı telefon var ve başlarını kaldırmaksızın sosyal medyayla hem hal oluyorlar.

Tabiidir ki telefon bir ihtiyaç, ancak amacı dışında kullanılınca küçük bilgisayar oluyor. Zihin, el, parmak, göz ve beden sanal alem uğruna(!) ziyan oluyor.

Öğrencinin akıl ve dimağı ilimle meşgul olmalı. Aklımız, sosyal medyadan öğrenecekleriyle kendini geliştiremez. Hem vakit hem iş gücü kaybettirir.

Sosyal medya bize hemen hemen her şeyi hazır sunduğundan bizi tembelliğe sevk ediyor ve bir işle sonuna kadar uğraşmaktan alıkoyuyor. Bir bilginin çabuk ve geniş yayılmasını sağlama konusunda eline su dökülmez ancak bizi aptallaştırıyor nerdeyse.

İnsanın aklı nasıl çalışır? Nasıl düşünürüz?

Aklın nasıl çalıştığını bilirsek onu geliştirmenin yolunu bulabiliriz. İnsan aklı "soru sorarak" düşünür. Öyle anlam yükler ve çıkarımlarda bulunur. Sosyal medya, nefsin hoşuna giden, onun merakını celbeden konularla dolu olduğundan herkesin ilgi odağı oluyor.

Sorular sorarak düşündürme yerine daha kolaya kaçmamıza sebep oluyor. Uzunca yazılar, makaleler, kitaplar zihnimizi çok meşgul edeceğinden daha basit, mizahlı konulara eğlencelik görsellere dalıp gidiyoruz.

Genç arkadaşlarımızın okumaya, kendini geliştirmeye, kendine özel zamanlar ayırmaya ve kendiyle konuşmaya ihtiyacı vardır.

Sen aklını ancak ona ırgatlık yaptırarak daha iyi çalıştırabilirsin

Kelime hazineni çok dinleyip, çok okuyup, kendi içinde sorular sorarak arttır. Hayatı anlamaya çalış. Bu günümüzün ihtiyacı tam olarak budur. Bize özgürlük diye sunulan bu hayatta senin eline bu telefonu tutuşturan sistem seni özgür kılmıyor, seni belli bir alanda tutsak ediyor.

Seni annenden babandan yani ailenden koparıyor. Kendi dünyanda sanal kahramanlarına yer açarken bir diğer taraftan arkadaşına, akrabana, ailene kapılarını kapatıyorsun.

Eğitim için okuluna gelen talebenin çok acil durumlar istisna telefona ihtiyacı yoktur. İlla lazımsa tuşlu tabir edilen telefonlarda sadece iletişim sağlasın. Okula gelen telefonlar hem idareciler için bir yük teşkil ediyor. Hem de öğrencinin zihni telefonuna kavuşma anıyla dağılıp duruyor.

Öğrencilerimizin iletişim hakkı var ancak bu eğitimine mal olacak derecede ona zarar veriyor. Velilerimizin, idarecilerimizin bu durum için duyarlı davranması şarttır.

Okul öğrencinin zihin ırgatlığı yerdir. Zihnini telefonuna kavuşma hayaliylele heba etmesin. Hele bu internet oyunları ve akıllı telefon uygulamaları onu hepten olumsuz etkiliyor.

Kanaatin ne büyük bir zenginlik olduğunu öğretmeliyiz onlara

Daha bu yaşlarda elinden telefonu düşürmeyen öğrencileri ilerleyen yaşlarında hangi telefon, hangi oyunlar doyurur. Zamanın ve kanaatin ne büyük bir değer olduğunu kavratacak konuşmalarla çocuğumuzu bilinçlendirmek durumundayız.

Telefonla arama yaparken hani "aranıyor" yazıyor ya, işte "okuyan, araştıran, ilme aşık" gençler aranıyor.. Muhabbetle kalın..