MOBİLYA VE AHŞAP İŞÇİLİĞİ MÜZESİ:

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş'ın, İnegöl döneminde kazandırdığı en önemli eserlerin başında İnegöl Kent Müzesi gelmektedir. Bu önemli eserin devamında müzeye Mobilya ve Ahşap işçiliğimüzesi de kazandırılmıştır.

Dönemin İnegöl Belediye Başkanı Alinur Aktaş, gazetelerde yer alan açıklamasında; dünyada ilk mobilya ve ahşap işçiliği müzesi'nin de İnegöl'de kurulduğunu söylemiştir.

Verilen bilgiye göre Türkiyenin ilk ilçe kent müzesi olma özelliğini taşıyan "İnegöl Kent Müzesi"nın bitişiğinde yer alan 1650 metre karelik alan üzerine bu tesis, üç katlı olarak inşa edilecektir.

Müzenin 1 nci katında: 1400-1800 yılları arasında kereste ve ağaçtan yapılan kadırga, fırın ve ekmek kürekleri, düvenler, makaralar teşhir olunacaktır.

2 nci katta: arabalar, takunyalar, çeyiz sandıkları ve hezeran sandalyalar, teşhir olunacaktır Üçüncü katta ise 200 kişi kapasiteli çok amaçlı bir toplantı salonu, fuaye ve idari birimler yer alacaktır.

Belediye başkanı Alinur Aktaş, müzede teşhir edilecek malzeme ve materyallerin %80 'ninin, İnegöl halkı tarafından yapılan bağışlar ile temin edildiğini söylemiştir.

Geri kalanının da bina tamamlanıncaya kadar hazır hale getirileceğini belirtmiştir. Dikkatimi çeken bir hususu, tarihe not düşmek amacıyla, buraya kaydetmek istiyorum.

Gazete haberinde Sayın İnegöl Belediye Başkanı Alinur Aktaş'ın ağzından "İnegöl Kent Müzesi"nın kuruluşunda emeği geçen siyasetçi ve iş adamı Nedim Bayram, ilim ve sanat adamı, bürokrat kişiler arasında Prof.Yusuf Oğuzoğlu ve Bursa-Kent Müzesi Koordinatörü Ahmet Erdönmez gibi zevattan bahsedilmesi şüphesiz bir kadirşinaslık eseridir.

Ancak "İnegöl-Kent Müzesi"nin kuruluş aşamasında "fikirbabası" olma hüviyetini taşıyan İnegöl İshak Paşa Halk Kütüphnesi Müdürü Sayın Kenan Kahraman'dan hiç söz edilmemesi, dikkatimi çekmiş bulunmaktadır.

Diğer yandan günümüzde tarihsel yönden İngöl'ün Türk ve İslam kimliğinin tapu senedi mahiyetinde olan Yıldırım Beyazıt (1389-1402); Sadrazam İshak Paşa (1469-1487) hamamları ile takriben 1509 yılında vuku bulan büyük debrem sonrasında yapılmış olan Sinan Bey Hamamı üzerinde hiç durulmamış olması da tarafımdan manidar görülmektedir.

Aslında vakıf malı olmakla birlikte günümüzde şahıs mülkiyeti haline gelmiş olan söz konusu bu tarihi mimari eserlerin, İnegöl'ün gerçek tapu senedi özelliği taşıdıkları gerçeği unutulmamalıdır.

Söz konusu hamamların kamulaştırılarak orijinal yapıları ile muhafaza edilmesi gereklidir.

Kent ve mobilya müzeleri için ihtiyaç duyulacak arşiv ve de depo olarak değerlendirilmesi, tarihimize olduğu kadar kültürümüze de sayğılı olmanın tabii bir gereği olduğu kanaatindeyim.

Unutulmamalıdır ki tarihi derinliği olmayan kişi ve toplumlar, hafıza kaybına uğramışlardır. Bu husus, ilgililerin ve de yetkililerin dikkatine sayğı ile sunulur.

RECEP AKAKUŞ HOCANIN ESERİNDEN

DÜZENLEYİP YAYINA HAZIRLAYAN

AYHAN BAYRAKTAR