"Yeşil Hoca" lakabı ile tanınan Erzurumlu Mehmed Salih Hoca'nın yaptığı faaliyetlere gelince, bu zat, 56. Tümen Komutanı Bekir Sami Bey, 27 Haziran 1919'da İzmir'den Bursa'ya geldiğinde, onunla işbirliği yaparak Bursa'da "Redd-i İlhak ve Karakol Cemiyeti"ni kuran kişidir. 4 Eylül 1919'da Sivas Kongresi'nde işgale karşı

Rumeli ve Anadolu'da kurulmuş bulunan bütün cemiyetler "Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti" adı altında birleştirilince "Bursa Redd-i İlhak ve Karakol Cemiyeti" de isim değiştirerek "Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Bursa Şubesi" adını almıştır.

"Yeşil Hoca" lakabı ile tanınan Erzurumlu Mehmed Salih Hoca da 4 Eylül 1919 tarihinden itibaren faaliyetlerini, "Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Bursa Şubesi" adına yapmaya başlamıştır.

Bursa'nın, Yunan ordu birlikleri tarafından işgal edilirken "Yeşil Hoca" lakabı ile anılan Erzurumlu Mehmed Salih Hoca da, şehri en son terk edenlerden biri, olmuştur.

Zira kendisi, Bursa Kuva-yı Milliyecileri'nin en yetkili kişilerinden biridir. İzmir'in, Yunanlılar tarafından 15 Mayıs 1919'da işgal edilmesi üzerine 56. Tümen Birliklerinin, Bursa'ya intikali üzerine buraya gelen tümen komutanı Albay Bekir Sami Bey'in desteği ile o da Bursa'da, işgale karşı, ilk defa "Redd-i İlhak ve Karakol Cemiyeti"ni kurmuştu.

4 Eylül 1919'da yapılan Sivas Kongresi'nde Anadolu ve Rumeli'de işgale karşı kurulmuş olan bütün cemiyetler, "Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti" adı altında birleşince "Bursa Redd-i İlhak ve Karakol Cemiyeti" de isim değiştirmiştir. "Bursa Redd-i İlhak ve Karakol Cemiyeti" nin yeni adı," Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Bursa Şubesi" olmuştur.

Erzurumlu Mehmed Salih Hoca da otomatikman bu yeni kuruluşun da başkanı olmuştur. İşte bu zat, anılarında Bursa'nın Yunanlılar tarafından işgalini şu ifadeler ile ortaya koymakta ve halkın psikolojik durumunu şöyle yansıtmaktadır: "Bursa'nın işgali günü ben, Soma cephesinden Bursa'ya gelen Kazım Özalp ile birlikte idim. Özalp'ten son olarak ayrılırken Yunan erleri de Çekirge civarından Bursa'ya giriyorlardı.

Ben, İnegöl Yenişehir ve Bilecik kuva-yı milliye teşkilatlarını organize etmek üzere Ahi Dağı'nda yedi gün kalma zorunluluğunu duydum.

Ahi Dağı'nda bulunduğum bu süre içinde hiç kimseye Bursa'nın işgal edildiğini ve geri çekilirken yollarda yaşanan felaketi halka hiç duyurmadım ve Bursa'nın işgalini topluma bildirmeyerek saklı tuttum. Birçok kişi, işgal kuvvetlerine karşı halkımızın uysal davrandığını ileri sürerek pasifize olmalarından şikayet edebilirse de ben o kanaatte değilim. Çünkü halkın gözleri, Yunan askerinin yüzlerine gülmüş olsa da kalplerinin, kan ağladığı bir gerçektir." demiştir.

14 8-Temmuz 1920'de Bursa, Yunan ordu birlikleri tarafından işgal edilince, başta Bursa Valisi Hacim Muhiddin Bey Bursa'dan ayrılmıştır. 20. Kolordu Komutanlığı'na atanmış olan Albay Bekir Sami Bey ve eratı, dağılmış olan 56. Tümen subayları ve de Erzurumlu Mehmed Salih Hoca, İnegöl'e gelmiştir.

İnegöl üzerinden Bozüyük ve Eskişehir'e geçerken Erzurumlu Mehmed Salih Hoca, Ahi Dağı'nda ve Pazaryeri ilçesi'nde 9-16 Temmuz 1920 tarihlerinde geceleyerek burada 7 gün kalmıştır. Yenişehir, Bilecik ve İnegöl kuva-yı milliye teşkilatlarını burada organize ettikten sonra Türk ana savunma hattına intikal eylemiştir.

İNEGÖL 'DE KURULAN KUVA-YI MİLLİYE TEŞKİLATI: Karakol komutanı Hasan Tahsin Sunguroğlu-Eriklili/ İclaliyeli Hafız Abdullah Efendi-Hüsnü Güven-Şakir Çavuş-Ali Fahri ÖzkanMecit Atalar-Şeşka Hüseyin-Hacı Şevket Konuk-Nusret Efendi -Vahit Akarsu-Nezir Dürüst-Osman Nuri-Nuri Muyo-Deli Yusuf ve Bulgar Sadık'tır.

RECEP AKAKUŞ HOCANIN ESERİNDEN

DÜZENLEYİP YAYINA HAZIRLAYAN

AYHAN BAYRAKTAR