Elektronik bankacılık son yıllarda büyük kolaylık sağlarken, dolandırıcılık vakaları da aynı hızla artıyor. Bu artış üzerine hükümet, özellikle IBAN üzerinden yapılan para transferlerinde güvenliği güçlendirecek yeni bir düzenleme için düğmeye bastı. Hazırlanan teklif ile bankacılık işlemlerinde biyometrik doğrulama devreye girecek.

Biyometrik Veriler Banka Kimliğine Eklenecek
Yeni çalışma kapsamında bankaların müşterilerine tanımladığı tüm hesap kimliklerine biyometrik bilgiler de işlenecek. Böylece para transferi yapılırken kişinin kendine özgü fiziksel özellikleri de devrede olacak. Bu özellikler arasında:
- Yüz tanıma,
- Göz (iris) taraması,
- Parmak izi,
- Ses tanıma
gibi veriler bulunuyor. Amaç; kullanıcının kendisine ait fiziksel doğrulama olmadan işlem yapılamaması ve sahte kimlik ile yapılan para hareketlerinin önüne geçilmesi.
Mobil Bankacılıkta Güvenlik Yeni Bir Seviyeye Çıkacak
Dolandırıcıların sık sık hedef aldığı mobil bankacılık uygulamaları da bu değişiklikten en çok etkilenen alanlardan biri olacak. Yeni sistemle birlikte, kullanıcı uygulamaya giriş yaptığında yalnızca şifre değil, biyometrik doğrulama da zorunlu hale gelecek. Böylece hesaplara yetkisiz erişim daha en baştan engellenecek.
Bankaların tüm dijital kart ve müşteri kimliklerine yüz ve parmak tanıma ile uyumlu özel çipler takması da zorunluluk haline gelmesi bekleniyor. Bu çipler sayesinde elektronik doğrulama çok daha güvenli hale getirilecek.

Ödeme İşlemlerinde Güvenlik Artacak
Yeni düzenlemenin temel hedefleri şöyle sıralanıyor:
- Ödeme işlemlerinde güvenlik seviyesini yükseltmek
- Dolandırıcılık vakalarını minimuma indirmek
- Suç gelirlerinin takibini kolaylaştırmak
- Vatandaşların maddi kayıplarının önüne geçmek
Bu sayede özellikle son dönemlerde sıklaşan “IBAN dolandırıcılığı” gibi yöntemlerin etkisinin büyük ölçüde azalması hedefleniyor.
Düzenleme 11. Yargı Paketi’nde Yer Alabilir
Hazırlanan teklifin, üzerinde çalışılan 11. Yargı Paketi içerisinde yer alması bekleniyor. Meclis süreci tamamlandığında bankalar, belirlenen süre içerisinde tüm müşteri kimliklerini ve mobil uygulamalarını yeni sisteme göre güncellemek zorunda kalacak.
Hem kullanıcılar hem de finans kuruluşları açısından önemli bir dönüm noktası olması beklenen bu adım, dijital bankacılığın geleceğinde “güvenlik odaklı yeni bir çağ” olarak yorumlanıyor.




