Gaziantep’te soğuk havaların etkisini göstermesiyle birlikte, doğal antibiyotik olarak bilinen beyrana ilgi arttı. İçeriğindeki kemik suyu, kuzu eti, pirinç, sarımsak ve baharatlar sayesinde soğuk algınlığı ve gribe karşı etkili olduğuna inanılan beyran, sonbahar ve kış aylarında vatandaşların en çok tükettiği yemekler arasında ilk sırada yer alıyor.
Bölgenin tescilli lezzetlerinden biri olan beyran, hem hastalıklara karşı koruyucu özelliği hem de vücuda enerji verici yapısıyla gastronomi şehri Gaziantep’te yoğun talep görüyor. Lokantalarda sabah saatlerinden itibaren beyran kazanları kaynarken, gribe yakalanan vatandaşlar şifa bulmak için beyrancıların yolunu tutuyor.
“Soğuk havalarda en çok tüketilen yemeklerden biri”
Beyran ustası Ali Saydut, özellikle sarımsak ve et suyunun doğal antibiyotik etkisi nedeniyle beyranın kış aylarında daha fazla tüketildiğini belirterek şunları söyledi:
“Beyran yüzyıllardır bilinen bir sultan yemeğidir. Kuzu etiyle hazırlanır, uzun süre pişirilir ve içindeki sarımsak ile baharatlar sayesinde hastalıklara çok iyi gelir. Gaziantep’te grip olan önce doktora değil beyrancıya gider. Beyran bizim için hem kültür hem de şifa kaynağıdır.”
“Doktora gitmeden önce çözümü beyranda buluyoruz”
Gaziantepli vatandaşlar da beyranın şehir kültüründeki yerine dikkat çekiyor. Ekrem Karadağ, “Bizim ilacımız beyrandır, kelle paçadır. Hasta olunca antibiyotik niyetine içeriz. Beyran içtikten sonra terler, kendimize geliriz” dedi.
Benzer şekilde Mehmet Hilaloğlu da, “Beyran ve paça bizim ata mirasımız. Sabah erken kalkıp bu lezzetleri tüketiyoruz. Terlettiği için vücuda iyi geliyor. Hastalıkta da, normal günde de beyran soframızdan eksik olmaz” ifadelerini kullandı.
