Fransa’nın 25. Cumhurbaşkanı olan Emmanuel Macron, hem siyasi kariyeri hem de kişisel hayatıyla dünya kamuoyunun dikkatini çeken isimlerden biri. 2017 yılında henüz 39 yaşındayken Fransa tarihinin en genç cumhurbaşkanı unvanını aldı.
Eğitimi ve Mesleki Geçmişi
21 Aralık 1977’de Fransa’nın Amiens kentinde doğan Emmanuel Jean-Michel Frédéric Macron, felsefe eğitimi aldıktan sonra Paris Siyasi Bilimler Akademisi’nde kamu yönetimi alanında yüksek lisans yaptı. Ardından prestijli Ulusal İdare Okulu'nu (ENA) bitirerek Maliye Müfettişi olarak devlet görevine başladı. Özel sektöre geçişiyle Rothschild & Cie Bankası’nda yatırım bankacılığı yaptı ve Nestlé’nin Pfizer’in bebek beslenme birimini satın alması sürecinde önemli rol oynadı. Bu anlaşmayla milyonlar kazandı ve adını iş dünyasında duyurdu.

Siyasi Kariyeri ve Cumhurbaşkanlığına Giden Yol
2012’de François Hollande’ın cumhurbaşkanlığı döneminde Élysée Sarayı'nda genel sekreter yardımcısı olarak göreve getirilen Macron, 2014’te Ekonomi ve Sanayi Bakanı oldu. İş dünyası dostu reformlarıyla dikkat çeken Macron, 2016 yılında görevinden istifa ederek Rönesans (En Marche) adlı siyasi hareketi kurdu. 2017’deki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde merkez sağ ve solun desteğini alarak Marine Le Pen’i %66,1 oyla mağlup etti.
2022 yılında ikinci kez cumhurbaşkanı seçilen Macron, Jacques Chirac’tan sonra yeniden seçilmeyi başaran ilk Fransız lider oldu.
Macron Evli mi?
Macron, kendisinden 24 yaş büyük lise öğretmeni Brigitte Trogneux ile evli. Çift 2007 yılında evlendi. Macron’un biyolojik çocuğu bulunmamakla birlikte Brigitte’in önceki evliliğinden üç çocuğu var. Müzik, edebiyat ve felsefeyle yakından ilgilenen Macron, piyano çalmakta, Fransız kulübü Olympique de Marseille’i desteklemekte ve kendisini agnostik bir Katolik olarak tanımlamaktadır.

İç ve Dış Politika Vizyonu
Macron’un ilk dönemine çalışma yasalarında reform, emeklilik yaşı düzenlemesi, Sarı Yelekliler protestoları ve COVID-19 zamanının pandemisine yönelik müdahale damga vurdu. Göçmen krizi, terörle mücadele ve Avrupa Birliği reformu da öncelikli gündeminde yer aldı. Dış politikada ise ABD, Çin, Rusya ve Orta Doğu ile ilişkilerde aktif bir liderlik sergiledi. Ukrayna-Rusya savaşı sürecinde diplomatik girişimleriyle öne çıktı.





