İlim Allah’ın adıyla ve O’nun rızası için öğrenilir
Hutbenin girişinde, “Yaratan Rabbinin adıyla oku” emrine işaret edilerek ilim öğrenmenin Allah’ın adıyla ve rızası için yapılması gerektiği hatırlatıldı. İslam’da ilmin yalnızca meslek veya kariyer aracı olmadığı, hayatın merkezine Kur’an’ı yerleştirmek, merhamet, sevgi ve adaletle nesiller yetiştirmek için öğrenilmesi gerektiği ifade edildi.
Peygamber Efendimiz ilmin rehberi
Hutbede Hz. Muhammed’in (s.a.s) “Ben ancak bir öğretmen olarak gönderildim” hadisine atıfta bulunuldu. Darü’l-Erkam’ın bir ilim yuvasına, Mescid-i Nebi’nin bir hikmet merkezine dönüştürüldüğü hatırlatılarak, “Kim ilim için yola çıkarsa Allah ona cennete giden yolu kolaylaştırır” hadis-i şerifiyle ilim talebelerinin müjdelendiği belirtildi.
Çocukların eğitimi aileden başlar
Hutbede özellikle genç nesillerin eğitimine dikkat çekilerek, günümüzde çocukların bağımlılık, sanal kumar, sapkın fikirler ve akran zorbalığı gibi tehditlerle karşı karşıya kaldığı ifade edildi. “Anne, baba ve toplum tarafından ihmal edilen, manevi değerlerimize göre yetiştirilemeyen nice çocuk vardır” denildi. Peygamberimizin “Hiçbir anne baba, çocuğuna güzel terbiyeden daha kıymetli bir bağışta bulunmamıştır” hadis-i şerifi hatırlatıldı.
Okullar ve din eğitimi vurgusu
Eğitimin aileden sonra en önemli ayağının okul olduğuna değinilen hutbede, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi derslerinin bir fırsat olarak görülmesi gerektiği vurgulandı. Ayrıca bu yıl, Peygamber Efendimizin doğumunun 1500’üncü yılı münasebetiyle okullarda Kur’an-ı Kerim ve Siyer derslerinin daha çok öğrencinin ilgisine sunulmasının önemi ifade edildi.
Hutbe duası
Hutbe, şu dua ile sona erdi: “Allah’ım! Bana öğrettiklerinle beni faydalandır. Fayda verecek ilmi bana öğret ve ilmimi artır.”




